Köşe Yazıları

Gemlik  Seçimi Ve Bir Öneri

Gemlik  Seçimi Ve Bir Öneri

Gemlik seçimlerinde, adayları görünce kimin kazanacağını tahmin etmemiz zor olmadı.

CHP adayı Uğur Sertaslan’ı  yıllardır siyaset arenasından zaten tanıyorduk.

Gemlik seçmeninin ise sağının solunun belli olmadığını son üç seçimde alınan sonuçlardan, bilmekteyiz.

Seçime birkaç gün kala, bir televizyon kanalında eski başkan Refik Yılmaz’ın yapılan hizmetleri ve hazırlanan projeleri, anlatırken gördük.

Aslında seçim finalinde, bu tip programlarda, Berkay Bulut’u dinlemek isterdik.

Bir ara kalabalık bir heyet içerisinde “Kanal onaltı” televizyonunda yapılan tanıtım toplantısınıda yeterli bulmadık.

Berkay Bulut’u tek olarak ve daha yoğun biçimde, dinlemek isterdik.

Aslında Ak partinin Gemlik’i, seçimin sonunda değil, seçimin başında kaybettiğini hissettik.

Gemlik  Seçmeninin çok titiz ve çok bilinçli olduğunu, biliyoruz.

Hiçbir partiyi, oylara boğarak şımartmaz.

Herhangi bir partiyi birinci yapsa bile, bir sonraki seçimde ne yapacağı, belli olmaz.

Emekli bir kamu görevlisi olarak,(CHP)Gemlik Belediye Yönetiminin, sayıştay’da sıkıntı yaratarak uygulamalardan, kaçınmasını tavsiye ederiz.

Asgari ücret tesbitleri, hükümet kararları ile ilan edilir.

Belediyeler, kendi işçilerini başka kamu kurumlarına göre, farklı zam uygulamaları, yapabilir.

Ama Devletin ilan ettiği asgari ücreti, siyaseten farklı uygulamak, kamu idarecileri için, riskli olabilir.

Geçmişte, merhum Demirel “tütün taban fiyatları “uygulaması önerisinde,Herkes ne veriyorsa ben beş bin fazla vereceğim”, demişti.

Ama askeri ücret uygulamaları, farklıdır.

İş  verenleri çok yakından ilgilendirmektedir ve mali yük olarak işlerine gelmez.

(CHP) ‘li Gemlik Belediye yönetiminin, titiz davranacağını umar, başarılar dilerim

Günün sözü: Geçirilen en kötü tecrübeler, en faydalı olanlardı.

 

Dört Partiye Dört Mesaj

Dört Partiye Dört Mesaj

Seçmen 31 Mart seçimleri ile tüm partilere önemli mesajlar verdi.

(HDP)ye, Diyarbakır’ı, Mardin’i, Batman’ı, Siirt’i, Hakkari’yi ve Van’ı Verdi.

Ama Bingöl’ü Muş’u Ağrı’yı ve özellikle Şırnak’ı Ak partiye verdi.

Ve bölgedeki kürt vatandaşlar üzerinden, bir denge sağlanmış oldu.

Demokratik hakların çatışma ile değil, siyaset üzerinden sağlanmasının yolunu da açmış oldu.

Ak partiye ise, Cumhurbaşkanımıza güveniyoruz ve ona destek veriyoruz, dedi ama, siyasi kadrolarına tam olarak güvenemediğini, seçim sonuçlarında göstermiş oldu.

Bu sonuçlar ile son şansını kullanan Kılıçtaroğlu’na, bir fırsat daha verdi.

PDY ve FETÖ  markajından kurtul ve Amerika ‘ya rehin olarak eylemlere girme dedi.

Seçim mahmurluğu geçsin (CHP)’nin toplumsal eylemlere iteceğini hissediyoruz.

Zira çökmek üzere olan (CHP)’ yi Dolar saldırıları ile yaşama döndüren Amerika, verdiği bu desteğin peşini bırakmaz.

Türlü çeşitli bahanelerle ve bankerlerin destekleriyle, gezi parkı ruhunu canlı tutmaktan, vazgeçmez.

Önümüzdeki 4,5 yıl seçim yok ama, siyasetin boş durmayacağını hissediyoruz.

Hele bazı Belediye Başkanlarının, terör veya bazı kanunsuz eylemler bahane edilerek, görevlerinden alınması yolundaki girişimler, bu günlerde yaşadığımız barış ortamını, gerecektir.

Önümüzdeki Eylül ve Ekim ayına kadar, çok kritik dönem geçireceğiz.

Bu aylardaki yüksek enflasyon rakamları ile, değişecektir.

Ve enflasyonun beklide tek rakamlara doğru gerileyeceğini, göreceğiz.

Hiçbir belediye kazanamayan İyi partiyi ise, kendimle yüzleş dedi.

Günün Sözü: Güzel bir gülüş, karanlık bir eve giren, güneş ışığına benzer.”Tolstoy”

 

Seçmenlerden Her Partiye Mesaj

Seçmenlerden Her Partiye Mesaj

31 Mart günü nefes nefese bir seçim yaşadık .

Her iki ittifakında seçmen tarafından sorgulandığına, tanık olduk.

Seçimlerden, yaklaşık bir iki hafta önce, Ak parti aleyhine olan tablonun, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın olağanüstü performansı ile, Ak parti lehine döndüğünü hissettik.

Amerika’nın dolar saldırısı sonucu,döviz fiyatlarında ve hayat pahalılığındaki artışı “mutfakta yangın var” sloganı ile kullanan Kılıçtaroğlu’nun sonuçları önemli ölçüde etkilediğini anladık.

Ama halkımızın,Suriye’nin kuzeyine (YPG)için gönderilen 30 bin tırında,farkında olduğunu, gördük.

Bu seçimde tek başına kazanan veya tek başına hezimete uğrayan ,olmadı.

Bu seçimde, en başarısız sonucu tek bir Belediye Başkanı bile çıkaramayan, iyi parti aldı .

Adı sanı unutulmuş Türkiye Kominist partisinin bile, bir Belediye Başkanı çıkardığı bu seçimde,İyi partinin aldığı sonuç, seçmenini şok etti.

Bursa’daki seçimlerde, eski ağa beylerin yerini alan, Ak partili yeni ağabeylerin,aday tercihleri konusunda, başarılı olduklarını,gördük.

Belki de, en fazla büyük yatırımın yapıldığı Gemlikte Ak partinin kaybetmesini, bu hatalı tercikler sonucu olduğuna bağlıyoruz.

Aslında Gemlik’teki seçim, bir bakıma malumun ilanı olmuştur.

Ak partinin Nilüfer’de gösterdiği adayında, doğru bir tercih olmadığını gördük.

Bu yanlış tercih,(CHP) adayı Turgay Erdem’in çok yüksek oranda oy almasını, sağlamıştır.

Ak parti adayı Alinur Aktaş, (CHP)adayı Mustafa Bozbey’i sandıkta yenmeyi başardı.

Alinur Aktaş’ın ara dönemde yaptığı Başkanlık döneminde, yarım bırakılan veya terk edilen yatırımlara bulaşmaktan kaçındığını biliyoruz.

Sadece su indirimi yetmez, Alinur Aktaş’ın ilk hedefi,terk edilmiş şantiye görünümünde olan yatırımlara, sahip çıkmak olmalıdır.

Günün Sözü:

Büyük ruhlar, ıstıraplarına sessizce,katlanırlar.”Shiller”

 

….Miraç Kandili…

….Miraç Kandili…

Allah’ın (c.c.) ayı olan Receb ayının içindeki ikinci kandilimiz Miraç kandilidir. Bu sene 13 Nisan Cuma’yı 14 Nisan Cumartesi’ye bağlayan gece idrak edeceğiz inşaAllah. Miraç; Peygamberimiz Sallallahu aleyhi ve Sellem Efendimizin en büyük mucizelerinden birisidir.  Bir İsra var bir de Miraç.

İsra ; gece yürüyüşü demektir. Mekke-i Mükerreme’den Mescid-i Aksa’ya kadar olan kısma İsra diyoruz ki, Ayetle sabittir ve inkar eden kafir olur.

İsra suresi 1. Ayet;

“Kulu ve en üstün elçisi Hz. Muhammed’i (s.a.v.) bir gece Mescid-i Haram’dan (Kabe’den) Kudüs’deki Mescid-i Aksa’ya kadar ulaştıran Allah her noksanlıktan uzak ve münezehtir. O Mescid-i Aksa ki, biz onun çevresini verimli ve becerikli kıldık. Peygambere ayetlerimizin bir kısmını gösterelim diye (onu bu yolculuğa çıkardık. Şüphesiz Allah işiten ve görendir.”

Miraç hadisesi en kuvvetli rivayete göre peygamberliğin 13. senesi Hicretten 6 ay önce Receb-i Şerif’in 27. Gecesi hem ruhen hem de bedenen meydana gelmiştir.

Miracın vuku bulma sebebi;

İslamiyet, Mekke’de gelişmeyince Efendimiz (s.a.v.) Taif’e gitti, belki oradakiler İslama sahip çıkarlar diye, ama Taif’de taşlandı. Amcası Eb-u Talib vefat etti ve ilk müslümanlardan Efendimizin ilk eşi, malıyla, canıyla Resullullah’a (s.a.v.) nefes olan Hz. Hatice annemiz de vefat edince Efendimiz (s.a.v.) çok üzüldü. Tarihçiler bu seneye senetul hüzün (hüzün senesi) diye isimlendirdiler.

Sanki Rabbimiz de (c.c.) Efendimizin (s.a.v.) bu üzüntüsünü teselli etmek için O’nu (s.a.v.) huzuruna aldı. Kitaplarımızda şöyle bir malumat da bulunmaktadır.

Yer ile gök arasında şöyle bir konuşma geçmiştir. Yer, gökyüzüne ben senden daha hayırlıyım diyerek övündü. Çünkü Allah-u Teala beni beldeler, denizler, nehirler, ağaçlar, dağlar ve bunların gayrısından olan şeylerle süsledi. Gökyüzü de; ben senden daha hayırlıyım. Çünkü, güneş, ay, yıldızlar, felekler, burçlar, kürsi, cennet, bendedir. Yer de ben senden daha hayırlıyım. Çünkü benim üzerimde öyle bir yer var ki oraya peygamberler, evliyalar, sıddıklar, müminler tavaf eder dedi. Gökyüzü de, bende de Beyt-ül Mamur denilen bir yer var. Sema melekleri orayı tavaf eder. Cennette peygamberlerin ruhları, şehitlerin ruhları, evliyanın, salihlerin ruhları var diyerek övündü. Sonra da yeryüzü, Muhakkak ki gönderilmişlerin Seyyidi, peygamberlerin sonuncusu, Allah’ın habibi, mevcudatın en faziletlisi olan Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Sellem benim üzerimde yaşıyor ve şeriatını benim üzerimde icra ediyor deyince, gökyüzü, bunu işitti ve yere övünmekten aciz kaldı. Mevlaya şöyle dua etti.

Ey Allah’ım zorda kalan dua ettiğinde duasına icabet edersin. Ben de şuan yere cevap veremedim, aciz düştüm. Şu Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemi bir de bana gönder de O’nu görüp ben de iftihar edeyim. Allah-u Teala duasına icabet etti ve Miraç vaki oldu.

Miraç’dan gelen hediyeler;

1-) Ümmetine şefeaat etme müjdesi,

2-) Bakara Suresinin son iki Ayet-i Kerime’si.

3-) 5 vakit namaz.

Kandilde yapacağımız ibadetler;

12 rekat bir namaz. 2 rekatta selam toplamda 6 selam. Her rekatta Fatihadan sonra 3 İhlas suresi okunur. Özellikle yatsı namazını ve sabah namazını cemaatle camide kılmaya çalışalım, tevbe istiğfar edelim, geçmişlerimize dua edelim, kaza namazı kılalım. Efendimize (s.a.v.) salavat getirelim, velhasıl geceyi değerlendirelim. Kandiliniz Mübarek olsun.

Selam ve dua ile…  Vesselam…    Fi emanillah (Allah’a emanet)…

 

 

Seçim Sürecinde Son Düzlükteyiz

Seçim Sürecinde Son Düzlükteyiz

31 Mart seçimlerinde oy kullanmamıza saatler kaldı .

Yani seçim yarışında son düzlükteyiz .

Çok sert bir seçim süreci yaşıyoruz. Bu seçimler yerel seçimler olmasına rağmen iktidar kanadı da muhalefet kanadı da işe Belediye hizmetleri olarak bakmıyor.

İktidar  kanadı Cumhurbaşkanlığı  yönetim sistemini oturtmak istiyor.

Muhalefet kanadı ise, belediye hizmetlerinde çok güçlü Başbakanlık modeli olan eski sisteme dönmek istiyor.

Çünkü ,güçlü Başbakanlık sistemi gündeme geldiği taktirde ,Cumhurbaşkanı  Erdoğan ‘ın da yetki ve etki alanı daraltılmış olacaktır.

Böyle bir yapıyı Amerika’da ,ve Avrupa Birliği ülkeleride,istiyorlar.

Aslında (CHP)nin seçim ortaklıkları sadece İYİ  Parti ve Saadet Partisi değildir.

İçerdeki gizli ortak (HDP)dir.

Dışardaki “büyük ortak “ise Amerika ve Bankerlerdir.

Geçen Ağustos ayında ,Amerika destekli dolar saldırısı ,(CHP)için “asist “olmuştur.Bugün Kılıçtaroğlu “mutfakta yangın var” diyorsa,bu önemli sloganı, dolar saldırısına borçludur.

Amerika’nın, kuzey Suriye  sınırında  uyguladığı, iki yüzlü politikalar seçim sürecinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da gündemi olmuştur.

Kuzey Suriye sınırına yığılan, 30 bin Tır dolusu silah ve mühimmat “beka Sorusunu” için en büyük,delil olmuştur.

Kısaca bu yerel seçim sürecinde,en büyük aktör Amerika olmuştur.

Amerika dolar saldırısı ile, muhalefetin en büyük kozu, olmuştur.

24 Haziranda hezimete uğrayan (CHP)ye, nefes aldırıp, 31 Mart seçimine iddialı girmesinin, önünü açmıştır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ise “Beka sorunu” gündemde tutmasını sağlamıştır.

Ama Amerika, bu seçim sonuçlarını,hepimizden daha  çok merak etmektedir.

Dolar saldırısı ile (CHP)yi  hezimetten kurtaran Amerika, yeni dönemde verdiği bu desteğin karşılığını, isteyecektir.

(CHP)eğer bu seçimlerde, beklenenin üzerinde bir başarı sağladığı taktirde, sokaklar ısınacaktır.

 

Günün Sözü:

Aynı dili konuşanlar değil aynı duyguları paylaşanlar,anlaşabilirler.”Mevlana”

 

Avrupa Kupası Maçları

Avrupa Kupası Maçları

Arnavutluk maçı bizim için pek çok yönden önem taşıyordu.

Çünkü Şenol Güneş dönemine başlıyorduk.

Takımımızda karizmatik futbolcularımız vardı ama mevcut kadro “radikal tavsiyelerle” yenilenmişti maçımızı Arnavutluk’la oynayacaktık.

Rakibimiz,sert,hızlı ve inatçı bir takımdı.Şenol Güneş ilk maçımızda macera aramamıştı.

Tecrübeli isimlerle genç yetenekleri harmanlayarak sahaya sürdü.

Çift santraforlarla, hücum gücünü arttırdı ve nokta atışlarla sonuç almayı düşündü.

Defansımızda çok az hata yapınca iyi bir sonuçla deplasmandan dönmüş olduk.

Bu arada,Arnavutluk galibiyeti ile “elemelere kötü başlama” sendromuna da son vermiş olduk.

Deplasmandaki Arnavutluk galibiyeti, gurubumuzdaki en önemli rakibimiz olan İzlanda’ya da gözdağı oldu.

Eskişehir’de oynadığımız Moldova maçında ise farklı bir kadro gördük bu kadro ilk ter atımından sonra takım oyununa daha yatkın göründü.

Moldova maçı Cenk Tosun’un yeniden eski dönemine döndüğü maç oldu.

Moldova maçında daha hızlı oynadık.

Ve takım oyunu oynamayı daha iyi becerdik. Başakşehir’li Mahmut’u artık daha iyi tanıyoruz.Moldova maçında orta sahamız göz doldurdu.

Top sürekli bizim takımda kalıyordu.

Ve adım adım rakip sahaya yayıldığımızı görebiliyorduk.

En önemli becerimiz ise,maçım başından sonuna kadar sürekli olarak yaptığımız “pres” oldu.Israrlı pres, Moldova’yı boğdu.

3gün ara ile yaptığımız Arnavutluk ve Moldova maçları tüm halkımıza umut verdi.

Başta İzlanda olmak üzere,Fransa’yı da endişelendirdi.

Gençlerle tecrübelerin harmanlandığı bu kadroya,hepimiz güveniyoruz.

 

Günün Sözü:Parayı köleniz yapın yoksa efendiniz olur.”B.Shaw”

 

Golan Tepeleri Ve Bir Anı

Golan Tepeleri Ve Bir Anı

1963 yılının Mayıs Ayındaydık.

Bursaspor’un kurulması yönümde çalışmalar vardı.

Merinos Fabrikasına, Suriye’den maç yapma teklifi gelmişti.

Bende hem fabrikada çalışıyor hem de Merinos sporda futbol oynuyordum.

Karayolu ile uzun bir yolculuk yaptık.

Şam’da bir otele yerleştik.Baba Hafız Esat,kısa süre önce bir askeri darbe ile yönetime el koymuştu.Rakibimiz, askeri bir takımdı.

Tüm stadyum askerlerle dolmuştu.Maçı (3-1)kaybettik bende dizimden sakatlandım.

Şam’ı da müzelerini de çok beğenmiştik.

O zaman büyük (AVM) ler yoktu.Bizim Bursa ‘da ki Ulucami  ayarında sayılan EMEVİYE Camisini gezmiş ve Cuma namazı kılmıştık.

Şam ‘da ki inanca göre EMEVİYE camisinde namaz kılmak,”yarım Hacı” olmak sayılırmış.

Artık Golan  Tepeleri konusuna gelelim.Dönüşte,Golan Tepelerinden geçmiştik.

Arada bir metruk halde bırakılan ve top veya tank mermileri ile delinmiş bazı binalara rastlamıştık.Niçin bu halde bırakıldıklarını sorduk.

Bu mermi deliklerini gördükçe İsrail’e olan öfkemizin canlı kalmasını istiyoruz, demişlerdi.Aslında bu tepeler tarım ve tatlı su merkeziydi.

Bu bölgede 350 metre kalınlıkta bir petrol rezervi olduğu söyleniyordu.

Bu bölgeyi yıllarca işgal altında tutan İsrail, 1981 yılında Golan Tepelerinin büyük bölümünü, Hukuksuz olarak ve asker gücü kullanarak ,sahiplenmiştir .

Bu arada barış görüşmeleri başlatarak hem Suriye’yi hem de  Birleşmiş Milletleri oyalamıştır.

Suriye’de iç savaş çıkınca fırsatçılık  yaparak bu bölgeyi kapmak amacındadır.Başkan Trump’ın Golan Tepelerinin İsrail’e verilmesi zamanı gelmiştir.Demesi bu yüzdendir.mafya devlet anlayışı,Kudüs dayatmasından sonra,çok tehlikeli bir karar daha almıştır.Demek ki,kısa zaman içinde,Suriye paylaşım masasına yatırılacaktır.

Günün sözü : aşk gibi,kin ile insanı aptallaştırır.  J.J Roussea

 

Bursaspor Hala sıkıntıda

Bursaspor Hala sıkıntıda

Süperligin (26) haftasında Bursaspor şansız bir mağlubiyet aldı.

Evinde Galatasaray ile oynayan Bursaspor maçın ilk devresinde üst üste iki gol buldu. Çok kötü oynayan Galatasaray uzatmalarının sonunda bir gol bulunca maça tutunmayı becerdi.

İkinci yarı ise maç Bursaspor aleyhine döndü ve Bursaspor biri penaltıdan yediği iki gol ile Galatasaraya yenildi.

(26) haftada alınan sonuçlar özellikle düşme hattındaki takımlar için çok önemliydi.

Akhisar ve Erzurum kendi evinde yenilince, son iki sıraya demir attılar.

Düşme hattının çevresinde dolanan Bursaspor ise Galatasaray’a yenilince umudunu önümüzdeki Alanya maçına taşıdı.

Bursaspor’lu taraftarlar bir taraftan deplasmanda Alanyaspor ile oynanacak maçı izleyerek diğer taraftanda Göztepe’nin Akhisar ile oynanacağı maçı,takip edecektir.

Açık ara lider konumunda olan Başakşehir çok gol pozisyonu bulmasına rağmen maçı son dakikalarda bulduğu golle ancak berabere bitebildi.

son haftalarda ard arda galibiyetler alan Beşiktaş, büyük bir mali krizin içinde bulunmaktadır.

Ayrıca Şenol Hoca’nın Milli takıma gitmesinde farklı bir krize gebedir.

Fenerbahçe’nin yine taraftar desteği ile alt sıralardan kurtulma gayreti içinde olduğunu görüyoruz.

Son Kayseri maçında Fenerbahçe taraftarlarının hoş görü sınırlarına geldiğini hissettik.

Umarız Başkan Ali Koç da bu mesajı almıştır.

Bu sezon alt sıralardaki takımlarla orta sıralarda yer alan takımlar arasında,yüksek puan farklı olmadığını, görüyoruz.

Bir kaç hafta ard arda galip gelen veya mağlup olan takımları çok farklı sıralarda görmek sürpriz olmayacaktır.

 

Günün Sözü:

Heykeltraş mermere ne ise Öğretmende çocuğa odur.

”Addison”

 

Bugün 18 Mart

Bugün 18 Mart

Almanlar Çarlık Rusyası   ile savaş ilan ettikten kısa bir süre sonra  Osmanlı Devleti ile ittifak anlaşması  imzaladılar.

Ardından Karadenize çıkan,  Alman ve Osmanlı gemileri Rus limanlarını, bombaladılar.

Osmanlı Devletinin saldırıya ortak olması nedeniyle çarlık Rusya’sında Osmanlı Devletine, savaş ilan etmişti.

Yani bir anda Osmanlı Devleti de savaşın bir tarafı olmuştu.

Bir tarafta, İngiltere,Fransa ve Çarlık Rusya’sı vardı.

Diğer taraftakiler ise Almanya Osmanlı Devletiydi.

1914 yılı Eylül  ayında İstanbul ve Çanakkale işkal planları hazırlayan İngiltere,1915 yılı şubat ayında Boğazlarımıza saldırı başlattı.

Ve en kapsamlı saldırıyı,18 Mart 1915 tarihinde planladılar.

Ancak Nusret  mayın gemimiz boğaza bıraktığı 26 mayınla İngiliz kraliyet donanmasına büyük zayrat verdirmişti.

Deniz savaşında hezimete uğrayanlar ise Gelibolu’da karaya çıkabilmiştı.

İşte o dönemde Kurmay Albay Mustafa Kemal, tarihindeki yerini aldı.

Anafartalar ve Conk  Bayırı savunmaları ile tarihimizde iz bıraktı.

İşkal kuvvetleri Çanakkale’yi geçemeyince,Rus Çarına da yardım edilemedi.

Ve Rus Çarı desteksiz kalınca 1917 halk devrimimde önü açılmış oldu.

Cihan Savaşında düşmanımız olan Çarlık Rusyası  ise, Halk devriminden sonra altın göndererek İstiklal savaşımızda bize destek vermiştir.

Bugün Ortadoğu da  doğu Akdeniz de ve Karadeniz çevresinde yaşanan gerginlikleri analiz ettiğimizde yüz yıl önce yaşanan siyaset mühendisliklerini hatırlıyoruz.

Sömürgeci  ülkelerin  ayakta kalmak için uğraştıklarını görüyoruz.

Bölmek içinde ırk ve inanç farklılıklarını kullandıklarını anlıyoruz.

İçimizdeki zayıf halkaları ,çok iyi kullandıklarını hissediyoruz.

Ve yumuşak karnımızdan, ülkemizi yormaya devam ettiklerini ,fark ediyoruz .

Yerel seçimleri birde birde bu açıdan, analiz etmek mecburiyetindeyiz .

Her ülkeyi haraca bağlayan Amerika’nın,(BOİNG-737) skandalından nasıl kurtulacağını ,merak ediyoruz .

Günüm Sözü:

Hiçbir zaman çıktığın kapıyı hızla kapama,geri dönmek isteyebilirsin.”D.Herold”

 

Süperligde Hüzünlü Ve Vefasız Hafta

Süperligde Hüzünlü Ve Vefasız Hafta

Süperligin (25)haftasında hüzünlü bir atmosferde, Ankaragücü ilie yaptığımız maçta puanları paylaştık.

Ankara da Bursaspor dan çok Bursaspor taraftarlarının tribünde  sergilediği “şov” dikkat çekti. Ankara’dan getirilen bir puan yaraya merhem olmadı.

Şimdi Bursa da oynanacağımız Galatasaray  maçına bakacağız.

Bursaspor taraftarları maçın son saniyesine kadar takıma destek vermenin önemini anlamıştır.

Son saniyelere kadar verilen destek, maçı son saniyede Bursaspor lehine çevirmiştir.

Aynı hatayı geçtiğimiz  hafta Beşiktaş taraftarı da yaptı.

Beşiktaş taraftarı iki yıl üst üste şampiyon olan ve  şampiyonlar ligi eleme gurubunu, yenilgisiz geçen Beşiktaş yönetimine ve Şenol Hoca ya haksız ve vefasız davranmıştır.

Beşiktaş taraftarları maç devam  ederken yönetime takıma veya herhangi bir oyuncuya tepki gösterme alışkanlığını bırakmalıdır.

Toplumsal konularda ahkam kesmesi ile tanınan Beşiktaş taraftarları bir zamanların efsane başkanı Süleyman Saba’yı bile kovmaktan geri kalmamıştır.

”Ahmet Dursun Seba gitsin “ sloganı, işte bu taraftarların bestesidir.

Beşiktaş gibi şöhretler ve milyonerlerle dolu bir takımı yönetmek kolay değildir.

Her ne kadar Şenol Güneşin Beşiktaş tan milli takıma geçiş süreci dikkatli yönetilememiş olsa da taraftarların Şenol Güneş’e gösterdiği tepki Beşiktaş taraftarlarına hiç yakışmamıştır.

Tüm futbol severlerin milli takım için yapılan bu çağrıyı devlet görevi olarak kabul etmesi lazımdır.

(25)hafta maçlarının sonuçlarında açık ara önde giden Başakşehir’i durdurmanın zor olduğunu anladık.

Bu ortamdan Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’un ders alması gerektiğini düşünüyoruz.

Puan cetveline baktığımızda Akhisar ve Erzurum’u mucizelerin bile kurtaramayacağını hissediyoruz Galatasaray’ın Antalya’ya attığı beş gol hiç birimizi aldatmasın.

Muslera  olağan üstü kurtarışlar yapmasaydı tam tersi olurdu.

 

Günün Sözü:

En kötü insan bazen en iyi nasihati verebilir.

“Balley”