Gemlik Haber

Bursa’da tek motorlu uçak düştü

Bursa’da tek motorlu uçak düştü

Tek motorlu uçak, Bursa’nın Osmangazi ilçesine bağlı Bağlarbaşı Mahallesi Sarıgül Sokak’ta evlerin arasına düşerek yanmaya başladı. Olay yerine 20 itfaiye aracı ve ambulanslar sevk edildi.
Bursa’da tek motorlu çağın düşmesi sonucu pilotlar Furkan Ökten ve Murat Avşar hayatını kaybetti.
Bursa’da eğitim uçağı düştü: 2 ölü
– Bursa Valisi Yakup Canbolat, eğitim uçağının düşmesi sonucu pilot ve öğrenci pilotun hayatını kaybettiğini açıkladı. Canolat, ilk belirlemelere göre yaralı olmadığını söyledi.
Eğitim uçağı, Yunuseli Havalimanı yakınlarında Osmangazi ilçesine bağlı Bağlarbaşı Mahallesi Sarıgül Sokak’ta evlerin arasına düşerek yanmaya başladı. Öğretmen pilot Furkan Ökten ve öğrenci pilot Murat Avşar hayatını kaybetti. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

com uzantılı alan adlarının fiyatı 2029’a kadar %50 artacak!

com uzantılı alan adlarının fiyatı 2029’a kadar %50 artacak!

com uzantılı alan adlarının fiyatı 2029’a kadar %50 artacak!
com uzantılı alan adlarının fiyatı 2029’a kadar %50 artacak!

Alan adı fiyat artışları son kullanıcıya yansıyacak

com uzantılı alan adlarının fiyatı 2029’a kadar %50 artacak!
com uzantılı alan adlarının fiyatı 2029’a kadar %50 artacak!

 

 

Verisign 1 Eylül 2021’de, com uzantılı adların kayıt ve yenilemesi için talep ettiği toptan satış fiyatını yaklaşık %7 artırarak 8,39 dolara çıkardı. Fiyatın Eylül 2022’de ise 8,97 dolara yükseleceğini açıkladı. Artışın devam edeceğine dikkat çeken Atak Domain Genel Müdürü Bahaddin Yazıcı, “Bu da 2020’den 2030’a geldiğimizde 2 katına çıkarak 15 doları aşan bir fiyat anlamına geliyor” dedi.

Geçtiğimiz günlerde 2021 yılı rakamlarını açıklayan küresel alan adı kayıt hizmetleri ve internet altyapısı sağlayıcısı Verisign, yalnızca 2021’in son çeyreğinde 10,6 milyon artışla com ve net uzantılı alan adlarının sayısının 173,4 milyona ulaştığını duyurdu. Verisign ayrıca, 1 Eylül 2022’den itibaren geçerli olmak üzere, her yeni ve yenilenen .com alan adı kayıtları için yıllık toptan satış ücretini 8,39’dan 8,97 dolara çıkaracağını açıkladı. Şirket, alan adlarını koordine etmekten sorumlu kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olan ICANN ile yaptığı yeni anlaşmalar kapsamında, 1 Eylül 2021’de de yaklaşık %7’lik bir artış yapmıştı.

Verisign’ın com uzantılı alan adları için kayıt şirketlerinden aldığı ücreti yaklaşık %7’lik artışla 7,85 dolardan 8,39 dolara yükseltmesinin ardından, 0,18 centlik ICANN ücretinin, vergilerin ve alan adı kayıt şirketlerinin alacağı kârın, alan adı fiyatlarını fazlasıyla etkileyeceğini söyleyen Atak Domain Genel Müdürü Bahaddin Yazıcı, “Alan adı kayıt şirketleri de kâr elde etmeye devam etmek için, mecburen bu zamları son kullanıcıya yansıtarak satış yapacak. Alan adı sahipleri, erken yenilemeyle bugünün fiyatlarından yararlanabilir. Zamlardan ve kur artışından etkilenmek istemeyenler, tescillerini yine bugünkü fiyattan 10 yıla kadar uzatabilir” dedi.

com uzantılı alan adlarının fiyatı 2029’a kadar %50 artacak!
com uzantılı alan adlarının fiyatı 2029’a kadar %50 artacak!

 

Fiyatlar 2 yıl sabit kaldıktan sonra yeniden %7 zamlanacak

Fiyat politikasının geçmişi hakında bilgi veren Bahaddin Yazıcı, “ICANN ile yaptığı yeni anlaşmalar kapsamında Verisign’ın 2020, 2021, 2022 ve 2023’te .com alan adları için toptan satış fiyatını her yıl %7 artırmasına izin verildi. İki yıllık bir ‘dondurmanın’ ardından Verisign, 2026-2029 döneminde fiyatları yeniden yıllık %7 oranında artırabilecek, sonra iki yıl daha donduracak. Bu döngünün bu şekilde devam etmesi durumunda, 10 yıl içinde .com alan adları, mevcut toptan satış fiyatı olan 8,39 üstünden yaklaşık %50 daha pahalı olacak.

 

30. yılında 12,5 doları aşacak

Kısaca WWW olarak bilinen World Wide Web’le 1999 yılında tanıştığımızı hatırlatan Atak Domain Genel Müdürü Bahaddin Yazıcı, “İnternetin 30. yaşında fiyatı 12,5 doları aşacak.

2003 yılından bu ayana 50 binin üzerinde müşterimiz için 350 binden fazla alan adını kayıt altına aldık. Atak Domain, Türkiye’de domain tescili alanındaki en köklü şirketlerden biri. Hemen hemen tüm domain uzantıları için en iyi fiyatları sunma yeteneğimizin yanı sıra, alan adlarının 10 yıla kadar tescil edilmesini de sağlıyoruz” dedi.

 

Taraftarın Gücüyle Gemlik Farkı Aştı

Taraftarın Gücüyle Gemlik Farkı Aştı

Misli.com TBL 28. haftasında HDI Sigorta Antalya Güneşi’ni konuk eden Akran Gemlik karşılaşmadan 94-81 galibiyetle ayrıldı.
Skorun dengeli geçtiği ilk çeyrekte 6-0 seri yakalayan Gemlik skor üstünlüğünü eline aldı. İlk çeyrek 24-22 Gemlik üstünlüğüyle geçildi.
İkinci çeyreğe pota altında daha etkili olan Gemlik 10-0 seriyle skoru 39-30 getirdi. Kağan ile Antalya kritik bir üçlük kaydetse de devamını getiremedi; yaptığı basit top kayıplarıyla skorun gerisinde kalmaya devam etti. İkinci çeyrek 48-42 Akran Gemlik Basketbol üstünlüğüyle geçildi.
Üçüncü çeyrekte Yiğit Karalar, Enis Kıvanç Çöl’ü etkili kullanan Gemlik Basketbol , farklı üstünlüğünü sürdürdü. Bu dakikalarda skorda zorlanan Antalya’da istediği verimi alamadı.Son bölümde farkı çift hanelere çıkaran Gemlik, çeyreği 75-62 ile geçti.
Farklı üstünlüğü son çeyrekte de koruyan Gemlik, karşılaşmayı 94-81 kazandı.
Öne çıkanlar…
Akran Gemlik Basketbol : Ege Demir 18 sayı-10 ribaund-5 asist, Darnell Edge 17 sayı-12 asist, Yiğit Karalar 16 sayı-8 ribaund, Önder Atun 15 sayı-9 ribaund-6 asist
HDİ Sigorta Antalya Güneşi: Kasey Hill 24 sayı-8 asist, Dejan Borovnjak 23 sayı-7 ribaund

Son Yedi Takım Arasında Savaşlar

Son Yedi Takım Arasında Savaşlar

Bursaspor Denizlispor’u yenerek, Kümede kalma şansını bir sonraki haftaya taşıdı.

Küme düşme hattında sondan ikinciyiz.

Yine küme düşme hattında olan, Ama bizim üzerimizde iki takım daha var.

Kocaelispor ve Menemenspor’un, Bir maçları eksik olmasına rağmen, Bursaspor’dan ikişer puan üsteler.

Küme düşme hattının hemen üzerinde de, Keçiörengücü ve Bursaspor var.

Bursaspor bütün maçlarını kazansa bile, Bu karmaşık ve zor denklemden kurtulamaz.

Çünkü sondan yedi takım arasında, Büyük bir savaş görüyoruz.

Son oynadığımız Denizlispor maçında, İyi mücadele ettik.

Ama yarım düzineye yakın, goller kaçırdık.

Amatör kümelerde bile, Kaçırılması mümkün olmayan golleri kaçırdık.

Takım oyununu bir türlü beceremedik.

Adam paylaşması ve yardımlaşmayı sağlayamadık.

Bu kadar kaçan golden sonra, Son dakikada Denizlispor’dan Beraberlik golunü yiyecektik.

Çünkü oyun sistemimizi oturtmadık.

Topla oynamayı seviyoruz.

Ama bal yapmayan, arılar gibiyiz.

Bir önceki hafta, Gençlerbirliği ile berabere kaldık.

Maç istatistiklerinde, Bursaspor’un top ile oynama oranı %71 idi.

Ama istatistik, galibiyeti getiremedi.

Belki kalan maçlarımızda, İyi sonuçlar alabiliriz.

Ama bu durum Kümede kalmamız için yetmeyecektir.

Kocaeli, Menemen , Keçiörengücü Ve bursaspor’un aldığı sonuçlar da, Bizim kaderimizi etkileyecektir.

Velhasıl işimiz çok zordur.

Günün Sözü

Acınmaktansa, kıskanılmak daha iyidir.

“Heredot”

Nereden Pırlanta Almalıyım, Pırlantanın Sahtesi Nasıl Anlaşılır?

Nereden Pırlanta Almalıyım, Pırlantanın Sahtesi Nasıl Anlaşılır?

Pırlantanın gösterişli güzelliğine sahip olmak veya sevdiği kişiye bu güzelliği hediye etmek isteyen kişiler, doğru pırlantayı alabilmek için araştırmalar yapmaktadır. Bu noktada en çok merak edilen konu, pırlantanın nereden alınması gerektiği olmaktadır. Özellikle, son dönemlerde gittikçe artan sahte pırlantalar, pırlanta alacak kişilerde bir korku oluşturur. Doğru alışverişi gerçekleştirmek ve orijinal bir pırlantaya sahip olmak isteyen kişiler için lorapirlanta.com Dijital Kanallar Sorumlusu Cumhur Kumaş, bu endişeleri ortadan kaldırmaya yarayacak açıklamalar yaptı.

Orijinal Pırlanta Nereden Alınır?

Orijinal pırlanta alışverişi, direkt olarak bilinen bir pırlanta mağazasından yapılmadığı takdirde kişilerde kuşku yaratmaktadır. Özellikle, internet üzerinden alınacak bir baget pırlanta yüzük veya pırlanta kolye gibi ürünler için kişiler pırlantalarının her birinin orijinal olup olmadığı konusunda kuşkuya düşmektedir. Bazı testlere başvurulmadan öncesinde güvenilir sitelerden alışveriş yapılmasına özen göstermek daha doğru olmaktadır. İnternet üzerinde birçok farklı pırlanta sitesi yer almaktadır. Bazı siteler belirli dönemlerde ciddi oranlarda indirim yaparak dikkat çekmektedir. Piyasa değerinin oldukça altında pırlantalar satılması halinde, bu sitelerden alışveriş gerçekleştirilmesi önerilmemektedir. İnternet sitesiyle ilgili müşteri yorumları okunması büyük önem taşımaktadır. Belirli başlı markalar ön plana çıktığı gibi lorapirlanta.com gibi pırlanta sitelerinden gönül rahatlığı ile alışveriş gerçekleştirilmektedir. Bu tür siteler, her bir pırlanta için bir sicil numarası paylaşmaktadır. Bu numaralar pırlantaların sisteme kayıtlı olduğunu göstermektedir. Bunun yanı sıra markaların ürünleri ile ilgili sundukları ek hizmetlere de dikkat edilmelidir. Bir sorun durumunda ürünlerin garantili olması gerekmektedir.

Sahte Pırlanta Nasıl Anlaşılır?

Pırlantanın sahte olup olmadığını anlamaya yönelik çeşitli uygulamalar bulunur. En doğru tespit için pırlanta satışı gerçekleştiren bir kuyumcuya veya bir pırlanta markası zinciri haline dönüşmüş mağazalardan destek alınmalıdır. Ancak, bu bahsedilecek uygulamalar ile kişiler evde pırlantalarını kendileri de incelemektedir.

İlk yapılan orijinallik testi ışık testi olmaktadır. Pırlantanın eşit açılı kıvrımları, ışığı orantılı bir şekilde yansıtmasını sağlar. Işık tutulup yukarıdan bakıldığında tüm pırlanta yüzeyinin eşit parlaklıkta olması gerekmektedir. Sahte pırlantalar, gerçeği kadar ışık kırılması yaratamayacağından orijinal kadar parlamayacaktır.

bir diğer anlama yöntemi olarak nokta yansıma testi uygulanmaktadır. Yine pırlantanın kendi içerisindeki kırılma özelliğinin test edildiği bu yöntemde, bir kağıda ve kaleme ihtiyaç duyulmaktadır. Kağıt üzerine küçük bir nokta konulur. Pırlantanın düz yüzeyi nokta üzerine gelecek şekilde kağıt üstüne bırakılır. Sivri ucundan bakıldığında noktanın direkt olarak görülmemesi gerekir. Nokta hiçbir dağılıma uğramadan direkt görünüyorsa pırlanta sahtedir.

Son olarak ısı testi de oldukça güçlü bir test şeklidir. Çakmak yardımıyla pırlanta ısıtılır. Ardından bir bardak soğuk suyun içerisine vakit kaybetmeden bırakılır. Orijinal pırlantanın sıcaklık değişimlerine karşı dayanıklılığı son derece yüksektir. Ancak sahte bir pırlanta olması halinde pırlanta suya atıldığında çatlayacaktır.

 

Akhisar Haber

Gemlik’te 23 Nisan coşkusu alanlara sığmadı

Gemlik’te 23 Nisan coşkusu alanlara sığmadı

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Gemlik’te sabah saatlerinden gece yarısına kadar süren programlarla coşkuyla kutlandı. Günün finalinde sahne alan Duman, en sevilen şarkılarını yaklaşık 35 bin kişilik kalabalık ile birlikte seslendirdi.
Milli ve dini bayramlar başta olmak üzere toplumun her kesimine hitap eden, herkesin ortak değeri özel günlerde gerçekleştirilen büyük programlarla adından söz ettiren Gemlik Belediyesi, bir kez daha binlerce Gemliklinin unutulmaz bir bayram yaşamasını sağladı. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılarak, Türk halkının kendi egemenlik hakkını kendi eline aldığı 23 Nisan gününün 102. Yıl dönümü, değerine yakışır bir şekilde kutlandı.
Gemlikli çocuklar gurur kaynağı oldular.
Bayram kutlamaları, sabah resmi tören ile başladı. Atatürk Anıtı önünde gerçekleşen çelenk sunma törenine ilçe protokolünün yanı sıra siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı. Törenler İskele Meydanı’nda devam etti. Buradaki programda halk oyunları, müzik ve spor gösterileri gerçekleşti. Öğrenciler şiirler okudu, çeşitli yarışmalarda derece alan öğrencilere ödülleri takdim edildi. Yeteneklerini sergileyen Gemlikli çocuklar, gurur kaynağı oldular. Resmi törenler tüm okulların katıldığı, Gemlik Körfez Halk Bandosu’nun çaldığı marşlarla gerçekleşen geçit töreni ile sona erdi.
Çocuklar şenlik alanını çok sevdi.
Çocuklar ise bayramın keyfini, Zeytindalı Meydanı’nda Gemlik Belediyesi tarafından hazırlanan oyun alanında yaşadılar. Çocuklar, trambolin, şişme oyun grupları, pamuk şeker ve patlamış mısır ikramları ile karikatür, sosis balon, el işi atölyelerinde eğlenceli bir gün geçirdiler. Öğle saatlerinden iftar vaktine kadar ücretsiz olarak hizmet verilen şenlik alanında binlerce çocuk 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı eğlenerek geçirdi. Alanda sevilen Atatürk ve çocuk şarkıları çalındı.
Başkan Sertaslan: “Ayrışmayın, kenetlenin!”
Bayram coşkusu dev konser ile zirve yaptı. Gençlerin yoğun ilgi gösterdiği sadece Gemlik’ten değil, diğer ilçelerden hatta Yalova, Sakarya gibi yakın illerden yaklaşık 30 bin kişi katıldı.
İlk olarak “Dengi Dengine” sahne aldı. Yarım saati aşkın sahne alan grup, kendi şarkılarını seslendirirken pek çok sevilen şarkıyı yorumladılar. Alanı dolduran on binlerce genç, şarkılara eşlik ettiler.
Daha sonra sahneye gelen Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Uğur Sertaslan, tüm alanı dolduran dev kalabalığın bayramını kutladı. Gençlere birlik ve beraberlik mesajları veren Başkan Sertaslan “Bu zamana kadar bizleri sağcı, solcu, alevi, sünni diyerek ayırmaya çalıştılar. Biz birbirimizden ayrılmayacağız, hep birlikte sık sıkı kenetleneceğiz” dedi.
Zeytin Festivali’nde bir grup gençle sohbet ettiğini söyleyen Başkan Sertaslan, “Gençlere 23 Nisan’da Gemlik’te kimi misafir etmemizi istediklerini sorduk. Arkadaşlarınız Duman grubunu istediler. Bu kalabalığı görünce ne kadar doğru bir karar verdiğimizi anlıyorum” dedi.
Duman’ı davet eden Başkan Sertaslan, gruba zeytin fidanı, zeytin ve zeytinyağı hediye ettikten sonra sahneyi sanatçılara bıraktı.
Coşkunun zirve yaptığı konser iki saatten fazla sürdü. Akşam saatlerinden itibaren alanı dolduran binlerce genç, grubun şarkılarını hep bir ağızdan söyledi. Dibine Kadar, Her Şeyi Yak, Bu Akşam gibi en bilinen şarkılarını seslendiren gruba binlerce kişilik dev koro eşlik etti. Konseri tamamlayıp sahneden ayrılan grup, alanı terk etmeyen gençlerin alkış ve tezahüratlarıyla yeniden sahneye gelerek birkaç şarkı daha söyledi. Dev konser, gece yarısına doğru sona erdi.

YİĞİT, “HİÇ YAKIŞTI MI?”

YİĞİT, “HİÇ YAKIŞTI MI?”

AK Parti ilçe başkanı Şamil Yiğit Gemlik Belediyesi tarafından düzenlenen Duman konseri sonrası ortaya çıkan manzarayı eleştirdi. Yiğit açıklamasında, “23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kapsamında yapılan konser görüntüleri hiç yakışmadı!!!
Mübarek Ramazan ayında bu görüntülere sebep olup zemin hazırlayanlara soruyorum; TERAVİH namazının olduğu Belkide KADİR GECESİ nin yaşandığı gece, Bursa’da hain bir saldırı sonucu şehit düşen Gemlikli şehidimiz varken.
Şimdi diye bilirsiniz konsere karşı mısın diye? Hayır tabiki de değilim. Doğru zamanda doğru yerde kontrollü bir şekilde görseli güzel yapılmalıdır.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını duygularını yaşatacak Gemlik’e yakışır çadır olabilir, karnaval olabilir, eğlence olabilir. Doğru zamanda ve doğru yerde Gemlik’li çoçuklarımızı daha güzel ve daha özel hissettirebilirdiniz. Geçmişte getirilen sanatçılar ve konserlerden farklı umuyordum. Toplumun hassasiyet ve değerlerini gözetmeniz gerekiyor. Toplumsal huzuru içkinin vermiş olduğu etkiyle kavgayla bulamazsınız” dedi. .

Han, “zehirli duman Gemlik’e yakıştı mı?”

Han, “zehirli duman Gemlik’e yakıştı mı?”

BBP Gemlik ilçe başkanı Oğuz Han yaptığı yazılı açıklamada, “Sevgili gemlikli hemşehrilerim 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kapsamında yapılan konser sonrası ortaya çıkan görüntü ramazan münasebetiyle ilçemize yakışmayan bir (zehirli) Duman bırakıp gitmiştir. İslam hassasiyetine ve ahlakına değer verilmeyen ve bu değere sahip çıkmayan zemin hazırlayan bir kez daha Zehirli Dumandan etkilenmiştir Ayrıca ayetlerimizle dalga geçen ( Zehirli) Duman etrafımızı sarmıştır bunlara öncülük eden zemin hazırlayanlar hiç yakışmadı!!!” dedi

GEMLİK SORUNLARI BİLİNİYOR ÇÖZÜM OLMUYOR ve ŞİİRİM

GEMLİK SORUNLARI BİLİNİYOR ÇÖZÜM OLMUYOR ve ŞİİRİM

Yıllarca güzel İlçemiz Gemlik’le ilgili sorunları tüm kurumların yetkilileri yerelde ve genelde toplantılar yaparak konuşuluyor. Sorunlar çözümü konusunda hepsi hallolacak denilse de, çözümler askıda kalıyor. Gemlik halkı soruyor? Acil yapılması gereken sorunlar yapıldı bizler mi göremedik. “Elbette hayır” Gemlik geldiği konumu itibariyle uluslararası aktif, işlek bir serbest bölgeye sahip ve Togg fabrikasının faaliyete geçmesiyle hala bu sorunlar yumağı çözülmemesi kimliğine garip değil midir?
*
Çözümsüzlük kimlerden kaynaklanıyorsa ilgili tüm kurumların yetkilileri, Gemlik kamuoyuna anlatmalı ve Planlar mı yok; Bütçeler yetersiz veya şundan, bundan diyerek engeller yapılmak isteniyor. Bursa Büyük Şehir Belediyesi veya iktidar veya devletin ilgili kurumların yönetimleri veya Gemlik Belediyesi mi; Engelliyor ve sorunlar nerede düğümlendiği anlatılsın ve bu olumsuzluklar arka planlarda farklı boyutlarıyla kimse, kimseyi suçlamasını yapmasın, Gemlik halkı yanlışlıkları bilme hakkına sahip ve seçerek hizmet için görev veren olduğundandır.
*
Gemlik ve temel sorunları
Birincisi trafik: İlçenin kent merkezinde yıllarca değişmeyen, geliştirilmeyen ana caddelere bağlanan yolların yetersizliği, bu caddelerin darlığı. Birde araçların park edilmesi ve park alanları yetersizliği tam bir sorun haline dönüşürken, yeterli çözüm var mı ”Hayır”
*
Bursa’dan gelen yol güzergahının sanayiye giriş çıkış yolunun tehlikesi acilken; çare yok.
*
Serbest bölgeye giriş çıkış yolların yapılmasında alanda sorun olmadığı halde çözüm maalesef aynı tas, aynı hamam içinde beklemeler.
*
Gemlik garajına dönüş köprü ve ilçeye girişin sorun yaşanırken, acilen çözümler beklerken sorun çözüldü mü; Kocaman hayır.
*
Hisar mahallesine giriş çıkış tek olması şimdiden sorun ve iki girişli ve ikide çıkışlı olması nüfus zamanla daha çoğalacak ara yollarında yeterli duruma getirildi mi, Hayır.
*
Manastır da, ara sokak sorunları veya Kumlaya giden yol sorunu, Kurşunluya giden, yol sorunu veya birçok alanlarda park, trafik, altyapı sorunları çözüldü mü; Elbette hayır.
*
Marmara’da zeytin başkenti deniliyor ve Gemlik ekonomisine katma değeri yüksek olan çevreye güzellik katan, kalitede, lezzete farklı olan, yağı şifa sayılan her yıl zeytin ağaç yerlerine beton binalar dikiliyor. Neden zeytine dayalı bir ekonominin geliştirilmesi bakımından araştırma, geliştirme ve farklı çeşit ürün elde edilmeyerek doğanın dengesini bozarlar. Gemlik’te zeytinin tarihiyle ilgili tarihi zeytinciler, Esnaf çarşısı var mı, yok?
*
Gemlik doğası, denizini akan dereleri hala neden yeterli temiz değil de zamanla kirleniyor ve İki dere kenarları güzel görüntüde yürüyüş alanları olması iyi olmaz mı. Marmara Denizine kıyı Gemlik’te balık bol mu; Balık hali var mı? Kocaman hayır.
Gemlik çevresinde bulunan fabrikaların ileri teknolojiyle arıtma sistemleri varsa neden deniz kirlenir? Küçük işletmelerin arıtma sistemleri varsa ne kadar sağlıklı ve karsak boğazından gelen dere suları neden kirli akar?
*
Gemlik genelinde alanlar. Neden korumasız, Gemlik’te yaşayan halkın çoğunluğu dar gelirli insanlar. Gideceği yakının da, tam kapasiteli bir mesire olan, kompleksi var mı? “Yok” Mevcut olanların durumu malum ve özellikle yaz sezonu çevrenin nasıl kirlendiğini tüm yetkililer bildikleri halde, Neden çözümler olmuyor veya yapılıyorsa, Gemlik halkı göremez olmuş.
*
Başta Bursa da önemle ihmal edilmiş, Tarih, kültür, kaplıca sağlık, doğa turizmin katma değeri yüksek olması ve hakkettiği yerde değil ve Gemlik içinde ihmal edilen sektörlerden biride turizm, Gemlik Belediyesinin geçmişinden bugüne, Gemlik yerel alanına göre turizmi geliştirme mastır planı var mı? Varsa hangi alanda veya çözüm oldu, maalesef hayır. Sade bir örnek: Ordu İlimiz coğrafi konumu, Gemlik kopyası, sahilde var olan teleferik en yüksek tepesinde yaptığı çok amaçlı kompleksi, ulaşımı şehre farklı katma değer kazanımı ve görüntü sağlamış; Gemlik’te uygulanıp faaliyete geçtiğinde, transit geçişler ve çevre İllerin ilgi alanı olmasını sağlar ve değer artırır.
*
Bursa Büyük Şehir Belediyesine bağlı ve sorumluluğu dâhilinde, İlçelerin birçok sorun olan konular var. Gemlik termal kaplıcaları alanı atıl durumda, Gemlik ile ilgili konu değil mi; Neden faaliyete geçirilmiyor? Faaliyete geçtiğinde, Gemlik halkı makul ücretlerle nasıl faydalanır. Orası da, acık değil dolu sorular. Aynı konu sahilde, Gemlik Belediyesine ait çay bahçelerinde bir emekli veya dar gelirli vatandaşın oturup bir bardak çay içemez durumdadır.
*
İki Hasta hane ve Hisar mahallesinde bulunan inşat bina atık durumda çevre görünüm bakımından kirliliği, ilgili kurumlar neden çözüme kavuşturmuyor. Toplantı masalarında mı çözüm yapılıyor.
*
Gemlik nüfusunun artmaya müsait yapısı olduğundan su ve alt yapısında olan sorunların ne kadarı çözüldü, orası da tam bilinmiyor,
*
Gemlik’te uyuşturucu ve benzer konularda başta gençlerimize yönelik tehlike % kaç giderildi, çözüm sadece toplantılarda mı; kalıyor.
*
Gemlik esnafı için genel anlamda bir esnaf çarşısı var mı? varsa nerede çözüm seçimler bitince rafta mı kalıyor.
*
Gemlik’te donanımlı sosyal tesisli gençliğine güvenli ürün maliyeti keseleri yakmadan, hizmet veren kütüphanesi veya çağdaş çok yönlü gençlik komplesi var mı?” Yok.”
*
Gemlik bir deprem bölgesi özellikle ova kısmında tehlike daha yüksek genelinde tedbirler var mı, çok fazla bilinmiyor.
*
Sonuç olarak sorunlar çok, fazla lafa gerek yok; kızarlar. İcraat gerek ve güzel, Gemlik sorunları yıllarca üst, üste birikmiş ve hep hallolacak, çözeceğiz denilmiş maalesef sorunlar çözümünde bu durma gelmiş ve inşallah bundan sonra tüm ilgililer. Yerelde ve genelde kurumlar duyarlı olarak, Senlik, benlik düşüncelerin, üstünde düşünerek acil olan çözümleri yaparlar ve Gemlik halkımız ilçesinde güvenli, övünçle konuşacak değeri olur. Doğduğun yer değil, Doyduğun yer yerindir. Sağlık, huzur esenlikler dilerim…
GEMLİK
Unutuldu senin o doğan güneşin,
Ay tependen kel tepeye seyrin,
Geçmişin o yeşilin, mavin denizin,
O günlerde duruşun güzeldi Gemlik.
*
Dağın ovan doldu beton bilinsin,
Sahilinden gelen o yosun kokun,
Martılar, balığı, zeytini, özündü senin,
Havan görüntün yok oldu Gemlik.
*
İçinde yaşayan bir dostun olsaydı,
Geçmişi geleceğe güzel görseydi,
Yok olmazdı aldığın sevdan nefesi
Bahtın karalı sen oldun Gemlik.
S.T: 03.04.2017
Şair- Yazar – Karlı Dadaşı

İLAÇSIZ HAYAT!

İLAÇSIZ HAYAT!

“Gelecekteki ilaç, frekansların ilacı olacaktır” demiş Edgar Cayce.

İlaç mağduru bir insan olarak bu söze sımsıkı sarılmam boşuna değil! Ve hatta daha da ileriye giderek şunu söylemek istiyorum ki; ilaçların deforme ve hasta ettiği bedenimi yeniden sağlığına kavuşturan yöntemin bileşenler topluluğudur frekanslar.

Sağlıklı bir birey olarak yaşamda yeniden can bulmamın baş mimarıdır frekanslar… Onlara hayatımı borçluyum. Genel ismiyle “Kozmik Enerji” frekanslarından bahsediyorum. Ölmek üzereyken imdadıma yetişen frekansların gücünü ve tedavi edici özelliğini bundan yıllar önce yaşayan biri, Edgar Cayce adında bir Amerikalı yazar ve psişik söylemiş ve olağanüstü yetenekleri olan bu adam, döneminde pek çok hastanın şifalanmasına vesile olmuş, pek çok hastalığın da ilacını bularak insanlığa hediye etmiştir. Üstelik bütün bunları 1877-1945 yılları arasındaki kısacık ömrüne sığdırmıştır.

Her ne kadar Türkçe çevirilere göre kendisine “kâhin” dense de aslında o Allah’ın verdiği meziyetlerle donatılmış doğa üstü yetenekleri olan ve bunu da insanlık adına kullanan bir hayırseverdir.
Nitekim doktor sertifikası olmamasına rağmen sağlığa yaptığı katkı, tedavi ve buluşlarla döneminin tıp komitesi tarafından “doktor” unvanı verilmiş, geçmiş ve geleceği görebilen bir beyindir o.

Gelecekle ilgili yaptığı tespitlerin hepsi gerçekleşmiş olup, Cayce’ in görülerinin bir kısmı halen günümüz dünyasında da yaşanmaktadır.

“Geleceğin ilaçları frekanslar olacaktır” tespiti de bunlardan en geçerli olanlarından biridir. Bunu bizzat deneyimlemiş biri olarak, kimyasal depolar haline gelerek, bedenin bir tarafını iyileştirirken diğer tarafını harabeye çeviren ilaçlardan birgün hepimizin, tüm dünya insanlarının kurtulacağına dair inancım sonsuz.

Sorun şu ki, kapitalist düzenin acımasız dişlileri buna izin verir mi, verse de ne kadar verir, işte bundan pek emin değilim! Zira dünya üzerindeki sağlık ve ilaç sektöründeki iştah açıcı parasal döngünün iplerini ellerinde tutanların pastayı başka bir yöntemle paylaşmak istemeyecekleri kanısındayım!

Yine de bu yöntemin, yani frekanslar kanalıyla şifalanma yönteminin bütün insanlığa açılması yönünde olan umudumu ölene kadar, asla yitirmeyeceğim.

Edgar Cayce demişken, onun hayata dair söylediği meşhur sözü ile bu haftaki köşe yazımı noktalamayı uygun görüyorum; “İnsanların mutlu olmaları için -basit- yaşamaları gerekir.”

Esen kalın.