Dünya Kuralları ve Anılar
Dünya Kupa’sı heyecanını ilk kez 1954, Dünya Kupa’sı elemelerinde yaşamıştım. İspanya ile oynadığımız eleme maçını kulaklarımızı eskitip radyolara dayayarak, dinlemiştik.
Maç Fenerbahçe’li Canavar Burhan’ın attığı gol ile beraber bitmişti. Kural gereği kura çekimi yapılmış, bir İspanyol çocuğunun çektiği kurayı, biz kazanarak 1954 Dünya Kupa’sına katılma hakkı kazanmıştık.
Almanya o dönemim en güçlü takımı olan Puskas’lı, Koçis’li ve Czibor’lu Macaristan’ı yenerek, Dünya Kupasını kazanmıştık.
Bizde eleme maçlarında, Kore’yi (7-0) yenmiştik. Yıllar sonra, Kore ile bu kez Güney Kore olarak, yeniden karşı karşıya geldik. Bu defa, Güney Kore’yi evinde eleyerek, çeyrek finallere yükseldik ve dünya üçüncüsü olmaya hak kazandık.
Bu şampiyonada, Teknik Direktörümüz Şenol Güneş’ti. Futbolcularımız, hem performansları ile hem de saç şekilleri ile dikkat çekiyorlardı.
Hasan Şaş, Brezilya’ya attığı gol ile ve ustura traşı ile kupaya renk katmıştı. İlhan Mansız, şampiyonanın en sempatik ismi olmuştu. Attığı kritik gol ve at kuyruğu saçı ile Güney Kore seyircisinin çok ilgisini, çekmişti.
Ümit Davala, Viking saçı ile hepimizi şaşırtmıştı. Çeyrek final kapısını açan golü ile hepimizi sevince boğmuştu. Artık 50 yılda bir değil, her 4 yılda bir Dünya kupası fotoğraflarında yer almak istiyoruz.
Süper Lig’de uygulanan, 4 yerli ve yabancı futbolcu kuralının, Türk futboluna da, Türk Milli Takımına da zarar verdiğini düşünüyoruz.
— Günün Sözü—
Namuslu kişiler, ne aydınlıktan ne de karanlıktan korkarlar.
“T. Fuller”