HUZUR SAATİM...
HUZUR SAATİM...

ARAPSAÇI!

ARAPSAÇI!

 

Pandemiyle birlikte sanki her şey arapsaçına dönmüş gibi!

 

Normal alış veriş yapmayı özledik; bir kaç arkadaşımızla oturup bir cafede kahve içmeyi, sevdiğimiz bir restorana gidip özgürce oturup yemek yemeği, evimizde misafir ağırlamayı, komşu ziyareti yapmayı, denize girmek için en sakin zamanı seçmeden ve en kuytulara gitmeden girip, gönlümüzce yüzmeyi, akraba ziyaretlerini, sosyal etkinliklere katılmayı vs vs.

 

Sözün özü; normal yaşamlarımızda her neyi yapıyorduysak pandemiden önce, bir bütün olarak hepsini de yapmayı özledik.

 

Ha aşı bulundu bulunuyor, ha çıktı çıkıyor derken iyimser ihtimal ve söylemlere kendimizi kaptırmak ve bu yönde kendimizi kandırmak istesek de uzmanların sözleri kulaklarımızı çekiveriyor yine!

 

” Aşı bulunsa dahi güncel hayatta uygulanması iki seneyi bulur” tarzındaki söylemleri mıh gibi çakılıyor aklımıza.

 

Bir de işi bilenlerin ” bu, biyolojik savaş çağının başlangıcıdır. Süreç hemen bitmeyecek” demeçleri daha da vehamet katıyor duruma.

 

Elimizi attığımız her yer yarım yamalak!

 

Korkarak yaşama duygusunu içimizden atmış olsak da “alışma” duygumuz bir türlü gelişmedi. Bu şekilde yaşamaya alışma durumlarımızdan bahsediyorum. Elbette kolay değil, hem de hiç kolay değil…

 

Pandemi öncesi eskiyi arıyor ve özlüyoruz.

 

Bir markete, manava, pazara veya mağazaya gidip elimizle bir ürüne dokunarak satın almayı bile özledik!

 

Kaldı ki bu örnek yaşamdaki en minik ama en gündelik alışkanlıklarımızdan biriydi.

 

İşin eğitim kısmından veya bu tarz daha çaplı konulardan bahsetmiyorum bile! Okullar açıldı, açılacak, eğitim sistemi şöyle ya da böyle olacak derken, doğal olarak o da balon misali elimizde patlayan konular arasına giriverdi!

 

Hangi konuda ne desek, ne etsek? Kimi kime şikayet etsek de şu pandemi illetinden kurtulsak, nafile…

 

Başa gelen çekilir misali, bol bol sabır düşüyor bizlere.

 

Tüm bunlara rağmen, hâlâ olanların ciddiyetini kavramadan ve hiç bir uyarıyı dikkate almadan yaşayan vatandaşlar mı?

 

Artık onlar için söyleyecek ne bir sözüm kaldı ne de bir satırlık yazım!

 

Bu vakte kadar anlamamış olanların bundan sonra anlayacaklarına dair hiçbir ümidim yok. Keza arapsaçına dönen hayatlarımızdaki bu uzamanın biraz da onların bir türlü almamak için direndikleri önlemler yüzünden olduğu ve daha da karmaşık hale geldiği, ülke pandemi gündemine bakınca gün gibi ortaya çıkıyor!

 

Duyarlı insanlara ise bu satırlardan bir kez daha seslenmek istiyorum; aman diyeyim, siz siz olun tedbirli yaşamayı elden bırakmayın. Bırakmayın ki ne bu süreç daha fazla uzasın ne de daha fazla can kaybı olsun.

 

Esen kalın.

 

(Son Güncelleme: )

Hakkında Gündem Haber Ajansı

Ayrıca Kontrol Edin

OMURGA FITIKLARINA DİKKAT

OMURGA FITIKLARINA DİKKAT

OMURGA FITIKLARINA DİKKAT Merhaba sevgili okurlar, bu yazıda pek çok kişinin şikayeti olan boyutuna göre …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir