TÜRKLERDE YILBAŞI TARİH İÇİNDE KÜLTÜREL GELENEĞİ ve ŞİİRİM
TÜRKLERDE YILBAŞI TARİH İÇİNDE KÜLTÜREL GELENEĞİ ve ŞİİRİM

KARA EYLÜLDE 12 EYLÜL DARBESİNİN 41. CI YILI VE ŞİİR’İM

KARA EYLÜLDE 12 EYLÜL DARBESİNİN 41. CI YILI VE ŞİİR’İM

12 Eylül 1980 Darbesi, Devletin içinde birçok faktörün bileşkesinin ürünüdür. Dış sermayenin, içsel ve dışsal birtakım dinamiklerin tıkanması, iktisadi krizler ve iktidar içerisinde çelişkilerin artması, tüm kurumların içinde oluşan aşırı politika ve artan eylemlerle, ülkede baş gösteren siyasal derinleşmeleri ile birlikte temsilde yozlaşmaların ve küresel kapitalizmin yaşadığı yapısal kriz neticesinde,  liberal yapının yeniden yapılanma sürecine Türkiye’nin entegrasyonu söz konusu olmasıyla, faktörler temelinde yer almaktadır.

*

12 Eylül 1980 Darbesi, “Olağanüstü Devlet” kavramı adı altında analiz edilerek, Neo kapitalist sisteme entegrasyonu ve iktidar blokunun yeniden yapılanması, vurguncu, kirli sermaye birikiminin güvence altına alınması ve yeniden sömürü üretimi ve bugünlere yol olan BOP Planıdır. 12 Eylül 1980 Darbesi, akabinde kurulan askeri rejimin olağanüstü devlet aracılığıyla gerçekleştirilmeye çalışılması din ekseninden emperyalistlerin sömürü ürünüdür.

*

12 Eylül 1980 askeri darbesinin tarihe kara bir leke olarak geçtiğinin altını çizerek, vatan evlatlarını sanık sandalyesine oturtulmuş, düşüncelerine prangalar vurulmuş, adalet terazisi olmayan hakim ve savcılar tarafından yargılanmış, işkenceler ve idamlara gönderilen kara Eylül Emperyalist ürününü ve bugünlere planlanan yapı ve  sözde, Türk silahlı kuvvetleri kendine verilen acık yasayı iç hizmet kanun yetkisini kullanarak yönetime müdahale etmişler gibi gösterilmesi ,12 Eylül 1980 askeri darbesinin üzerinden 40 yıl geçti. Acılar o günkü gibi taze o günkü kadar sıcak. Binlerce Ülküdaşımıza, yalancı şahitlerle desteklenmiş mesnetsiz iddialarla tutuklanmış, tarifsiz baskılar ve işkenceler görmüş, zindanlarda, çileler çekmiş tarihe kara bir leke olarak geçen karartılmış Eylüldür.

*

Tek gayeleri vatanın birliği ve Türk milletinin bekası olan Ülkücüler, hapishanelerde, karanlık zindanlarda, hücrelerde yıllarca sorguya, hakaret, dayak ve akıl almaz işkencelere maruz bırakılarak hürriyetlerinden yoksun bırakılmış ve ölümlerle sınanmış, yağlı urganlarla imtihan edilmiş, Başbuğumuz Cennet Mekan Alparslan Türkeş başta olmak üzere tüm Ülkücü kuruluşlar. Davasında idam ile yargılanmış, 5 yıl 11 ay 8 gün süren yargılama sürecinde Başbuğumuz Alparslan Türkeş 11 yıl 1 ay 10 gün hapis cezasına çarptırılmış kara eylüldür.

*

Türk Milletini sevmekten, Allah yolunda yürümekten başka bir suçları olmayan Yusuf yüzlü ülkücü kardeşlerimiz, Ahmet Kerse, Ali Bülent Orkan, Cengiz Baktimur, Cevdet Karakaş, Fikri Arıkan, Halil Esendal, İsmet Şahin, Mustafa Pehlivanoğlu, Selçuk Daracık idam edilmişlerdir. Suçsuz 9 ülküdaşımızı idam sehpasına çıkaran alçakları unutmadık. Hem bu dünyada hem de Mahkeme-i Kübra’da davacıyız. İki elimiz yakalarında olacaktır.

*

Onlar Allah’tan başkasına boyun eğmeyen, Hak Davalarına diz çöktürme-yen kahramanlardır. Onlar celladına gülen gönül erleriydi. Millet için gün geldi Yavuz, gün geldi Yunus oldular. Musalla taşındayken imamın ‘er kişi’ niyetine ifadesinin tam da karşılığıdır. Herkes bilsin ki; Ülkücü Hareket, dün zulme, işkenceye boyun eğmedi, kula kulluk olmadı, tehditlere teslim olmadı, hak yolda, Allah yolunda baş verdi, baş eğmedi, zaman içinde, Ülkücü Harekette ayrışmaları olsa da; Merhum Başbuğumuz Alparslan Türkeş’in çizdiği, Millet, Turan ve Allah yolunda yürümeye devam edecektir. Vatan ve Millete yönelik her türlü kirli oyunu kurgulayan hayalperestler dün olduğu gibi bugün de Ülkücü Hareketin sarsılmaz çelikten iradesini tekrar karşılarında göreceklerdir.

*

Sonbaharın kara yeli esmeye başlar Eylül ayının hüzünleri insanımızda farklı da olsa; Eylül ayının hep gizemli bir yanı olmuştur. Ama tarihler 12 Eylülü gösterdiğinde herkesin bildiği kara Eylül lekesi sözde milli güvenlik konseyinin bildirisiyle, ülke genelinde okundu ve Atatürk adına sığınarak çeşitli bahanelerle ülke yönetimine el konuldu dediler. Giriştikleri harekatın amacı, ülke bütünlüğünü korumak, milli birlik ve beraberliği sağlamak, muhtemel bir iç savaşı ve kardeş kavgasını önlemek, devlet otoritesini, varlığını yeniden tesis etmek, demokratik düzenin işlemesine mani olan sebepleri ortadan kaldırma sebepler gösterdiler. “Sormazlar mı” Bu ortamı hazırlayan kim? Baş’ta kara eylülün mimarı NATO cuntacısı, Evren darbesinin geride bıraktığı acı tablo ‘resmi rakamlar’ göre şöyle demezler mi.

 

* Gözaltına alınanlar: 650.000

* Fişlenenler: 1.683.000

*Açılan dava sayısı: 210.000

* Sıkıyönetim mahkemelerinde yargılananlar: 230.000

*Bunlardan 141-142-163. maddelerden yargılananlar: 71.500

* Sivil mahkemelerde açılan davalar (1980-88 yıllar arası): 9,508  *Yargılanan ‘örgüt üyesi’: 98.404

*Hüküm giyen ‘örgüt üyesi’: 21.764

*Vatandaşlıktan çıkarılanlar: 14.000

*Pasaport verilmeyenler: 388.000

*Faaliyetten men edilen dernek: 23.700

* Toplam 644 cezaevindeki hükümlü-tutuklu : 52.000 (1990’da kalanlar)

*Açlık grevinde ölenler: 14

*Kaçarken vurulanlar: 16

*Doğal ölüm raporu verilenler: 73

*İntihar’ ettiği bildirilenler: 43

*İşkence sonucu öldürülenler: 171

*Açılan işkence soruşturma veya davası: 9.962 (1982-1988 arası)

*İşkence yaptıkları suçlamasıyla yargılanan güvenlik görevlisi : 544

*1402 Sıkıyönetim yasasına göre yapılan işlem : 18.525

*Hakkında işlem yapılan memur: 7.245

*Hakkında işlem yapılan öğretmen: 3.854

*Hakkında işlem yapılan güvenlik görevlisi: 988

*Hakkında işlem yapılan din görevlisi: 266

*Hakkında işlem yapılan öğretim görevlisi: 120

*Hakkında işlem yapılan mülki amir: 35

*Hakkında işlem yapılan hakim-savcı: 47

*Bölge dışına sürülenler: 7.233

*Görevlerine son verilenler: 4.891

*Cezaevlerindeki gazetecilerin aldığı ceza toplamı: 3.315 yıl 3 ay

*İstanbul gazetelerinin yayın yapamadığı gün sayısı: 300 gün

*Gazetecilere istenilen hapis cezası: 4.000 yıl

*Cezaevlerindeki gazeteciler: 31

*Polisçe aranan gıyabi tutuklu gazeteciler: 13

*Silahlı saldırıda öldürülen gazeteciler: 3

*Yalnızca 1989’da 16 günlük gazeteye açılan dava: 394

*Tazminat davalarının sayısı:211

*İstenilen tazminat miktarı: 12 milyar 848 milyon

*Yakılarak yok edilen gazete, dergi, kitap: 39 ton

*Yok edilmek üzere depolarda bekleyen yayın: 40 ton

*Basın özgürlüğünü kısıtlayan yasa sayısı: 151

*Yasaklanan yayın sayısı: 927

*Yasaklanan film sayısı: 927

*Haklarında idam cezası istenenler: 7.000

*Ölüm cezası verilenler: 517

*Askeri Yargıtay’ın onayladığı idam cezası: 124

*Dosyası Meclis’te bulunan idam hükümlüsü: 259

*İnfaz edilen idam cezası: 50

*İnfaz edilen sol görüşlü idam mahkumu: 18

*İnfaz edilen sağ görüşlü idam mahkumu: 8

1980 – 1985 yılları arasında…

*22.912 kişiye 0-1 yıl ceza verildi

*10.784 kişiye 1-5 yıl ceza verildi

*6.186 kişiye 5-10 yıl ceza verildi

*2.396 kişiye 10-20 yıl ceza verildi

*939 kişiye 20 yılın üzerinde ceza verildi

*630 kişiye müebbet hapis cezası verildi

*420 kişiye ölüm cezası verildi

*

12 Eylül 1980 darbesi herkese aynı acıyla kabuk bağlanmamış yaranın sızısı bıçak gibi saplanmış gönüllere, sağcısından, solcusuna, ülkücüsünden, devrimcisine, tüm vatandaşları aynı şiddette acımasızca vuran, darbenin kara lekesi ve bu Ülkenin yiğit evlatlarının asıldığı utanç günü, şerefli milletimizi sindirmeyi, itibarını zedelemeyi hedefleyenler, rezil ve zelil edildiği gündür. Babaların Annelerin yüreğindeki sızının, utancın, ihanetin kalleşliğin adı ve ülkemizin kalkınmasına darbe indiren dış güçlerin iç Piyonlarını Lanetle! Mazlum ve mağdurları rahmetle anıyoruz! . Bu vesileyle başta Merhum Başbuğumuz Alparslan Türkeş’i rahmetle anarak, şehitlerimize, Yüce Allah’tan rahmet dileyerek, Ruhları şad, mekânları cennet olsun. Ne zulmü! Ne de Ülkücü kardeşlerimizi unuttuk ve unutmayacağız, unutturmayacağız. Ne Mutlu Türk’üm Diyene.  Rabbim o kara günleri bir daha Türk milletine yaşatmasın…

SEVDAMIZ BÖYLEMİ OLACAKTI

Ülküm, davam içinde varlığım,

Duygumla dikenli yollarda gezdiğim,

Vatanım, bayrağım diye sevdiğim,

Vatana sevdam böylemi olacaktı.

*

Türküm dedim, Turanı sevdim,

Öğündüm dalgalan al bayrağım,

Volkan gibi alevlenip yandım,

Alevli sevdam böylemi olacaktı.

*

Tek arzum birlikten yanaydım,

Çiğnendi değerim birde gururum,

Vuran vurana dökülen kanım,

Ülkücü sevdam böylemi olacaktı.

*

Her şeyimi elimden aldılar,

Tutup kollarıma çarmıhı gerdiler,

Davama ülküme hakaret ettiler,

Turan sevdam böylemi olacaktı.

*

Bu haksızlık işkenceli iftiraya,

Karanlık eylül darbesini yapana,

Tarih unutmaz yazacak kenara,

Vatan sevdalısı böylemi olacaktı.

*

Gönüllerde yatan yiğit canlar,

Gözlerde çakan şimşekli ışıklar,

Onlarda birer birer eğildiler,

Mertlik sevdamız böylemi olacaktı.

*

Tarafsız olun dedi susturdular,

Bazıları soysuz haramiye döndüler,

Baş gidince tuzaklara gömdüler,

Davamızın sonu böylemi olacaktı.

*

İçten estiren gürleten sizdiniz,

Kanlı çukur kuyuları kazdınız,

Kardeşi kardeşe düşman etiniz,

Ülkü sevdamız böylemi olacaktı.

*

Sabahsız sehere çıkan kurbanlar

Sayfalarca yalan küfür yazmışlar,

Benim kefenimi çoktan dürmüşler,

Vatana sevdam böylemi olacaktı.

*

Der Mehmet eylülde karalandım,

Yiğitlere verilen fermana yandım,

Ocaklara ateş düşüreni gördüm,

Ülkücü sevdamız böylemi olacaktı.

  1. T:03.09.2021
(Son Güncelleme: )

Hakkında Hurşit TOPAL

Ayrıca Kontrol Edin

Ata Mahallesinde ev yangını

Ata Mahallesinde ev yangını

Ata Mahallesinde ev yangını Gemlik Ata mahallesinde meydana gelen ev yangınında bir binanın çatısı alevlere …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir