3 Aralık Engelliler Günü
Hepimizin, bir engelli adayı olduğunu düşünürsek, yakınımızdaki engelliyi bir handi kap olarak, görmeliyiz.
Engelliler ailelerine, takım oyunu oynamayı öğretirler.
Kendimizden başka kişilerinde, öncelikleri olduğunu hatırlatırlar.
Aşınan hoşgörü ve sabır özelliklerimizin, yeniden yeşermesini vesile olurlar.
Engelli ile yaşamak, emek ve sabır ister ilk şart, ailenin engeli ve engeliyi, kabul etmesidir.
Daha sonra, çevremizde engelli ile yakınlaşırız.
Bu dönemde, belki biraz yoruluruz.
Ama ruhen sıkılmayız ve vicdanen rahat oluruz.
Sorumluluk almanın verdiği fiziki yorgunluk, sorumluluktan kaçmanın ruhsal yorgunluğunun yanında, çok hafif kalır.
Ve zaman içinde engelimizi bir sorun olarak değil, bir renk gibi, görmeye başlarız.
Engelli ile yaşarken, “Bu gün Allah için ne yaptın” sözünü, “Bu gün bir kul için ne yapıyorsun”, olarak anlarız.
Çünkü engelli ile yaşamak, tüm yaşamımızı ona endekslemeniz, demektir.
Artık kendi önceliğimizin yerini, engelinin önceliği, almıştır.
Bir ölçüde, iki kişilik farklı bir hayat biçimidir.
Bu ağır görevi, canı gönülden yapanlar, bize göre cennetin en öndeki adaylarıdır.
Zaten huzurlu bir yapısı ile, bu dünyada cenneti yaşamaya başlarız.
Bizimde bir engelli bir kardeşimiz var iki kız kardeşim ile bir eniştemizin, hakkını ödeyemeyiz.
Onların bu fedakarlıkları, Allah katında en yüksek derecede, değerlendirilmektedir,
Tüm engelli aileleri , çok iyi anlıyoruz.
Hepsine sabır diliyoruz, devletimizin bu konudaki hassasiyetine, teşekkür ediyoruz.
Günün Sözü:
Zırh kuşanıp, kılıç takmak adamı şövalye yapmaz “Chaucer”