Büyükşehir’den Sahillere sıkı denetim

Komşuda yaşanan yangın felaketi nedeniyle Yunan halkına başsağlığı dileklerini ileten Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, ‘herhangi bir olumsuz duruma karşı’ 104 kilometrelik Bursa sahillerinde sıkı bir denetim ve tedbir sürecinin başlatıldığını söyledi.

Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Temmuz ayı ikinci oturumunu yöneten Başkan Alinur Aktaş, komşuda yaşanan yangın felaketine üzüldüklerini ve Yunan halkının acısını paylaştıklarını ifade etti. Bursa’da, ‘yaz aylarında’ nüfus yoğunluğunun yaşandığı sahillerde denetimlerin sıklaştırıldığını belirten Başkan Aktaş, meclisteki konuşmasında kamuoyunda sıkça tartışılan imar barışı konusuna da değindi. Başkan Aktaş, imar barışında bilgi kirliliği bulunduğunu, bu konuda halkın sağlıklı yönlendirilebilmesi için Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile ortak çalışma başlatacaklarını açıkladı.

Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nin Temmuz ayı ikinci oturumu, Ankara Yolu üzerindeki meclis binasında yapıldı. Gündem maddelerinin görüşüldüğü oturum öncesinde güncel olaylar hakkında açıklamalarda bulunan Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Yunanistan’da yaşanan yangın felaketinden duyduğu üzüntüyü dile getirdi. Yunan halkına ‘Geçmiş olsun’ dileklerini ileten Başkan Alinur Aktaş, çocukların masumiyetini esas alan bir dinin mensupları olarak, yaşanan felaket nedeniyle Yunan halkının acısını paylaştıklarını ifade etti. Konuşmasında, Bursa sahillerinde yapılan çalışmalar ve denetimlere de değinen Başkan Aktaş, “;Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarında sıcaklarla birlikte herkes kendisini bir yerlere atıyor. Bursa özelinde İznik Gölü, Mudanya ve Gemlik kıyıları ciddi şekilde tercih ediliyor. Bazen de ölümle sonuçlanan boğulmalar yaşanabiliyor. Elbette hiçbir durum mazeret olamaz ancak vatandaşlarımızın da yasak bölgelerde suya girmemesi gerekir. Büyükşehir Belediyesi olarak, ‘daha hassas davranarak’ denetimlerimizi artırdık. İnşallah, tavizsiz şekilde bu yöndeki çalışmalarımıza devam edeceğiz”; dedi.

Ulaşım Daire Başkanı Hakan Bebek ise söz alarak, Büyükşehir Belediyesi’nin kıyı şeridinde aldığı tedbirler konusunda meclis üyelerini bilgilendirdi. Halk plajlarında altyapı, temizlik ve cankurtaran eksikliklerini hızlı bir şekilde gidermeye çalıştıklarını, Bursa’nın yaklaşık 104 kilometrelik sahil şeridinde 40 küsur cankurtaran ve 50 küsur temizlik personeliyle hizmet verdiklerini anlatan Bebek, boğulmaların da ağırlıklı olarak ‘uyarı levhaları olmayan’ yasak bölgelerde yaşandığına dikkat çekti. Bebek, takviye çalışmalarla sahillerde güvenliğin sağlandığını kaydetti.

Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, yaptığı konuşmada, son dönemde sıkça gündem konusu olan imar barışına da değindi. İmar barışında ortada bilgi kirliliğinin bulunduğunu, mevzu imar olunca belediyelerden beklenti doğduğunu anlatan Başkan Aktaş, konuya ilişkin ağırlıklı yetkinin Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nde olduğunu ifade etti. Başkan Aktaş, “İnşallah yakın zamanda ilgili müdürlükle bir araya gelerek, vatandaşlarımıza yardımcı olmaya çalışacağız” diye konuştu.

İmar barışı hakkında mecliste söz alan Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Murat Uşun da, bu konuda tek muhatabın Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü olduğunu hatırlattı. Yapı kayıt belgesini ‘Söz konusu binanın yıkılıp ‘yeniden’ imar planındaki durumuna göre inşa edilmesine kadar geçerli olan belge’ şeklinde niteleyen Uşun, benzer durumun kentsel dönüşüm için de söylenebileceğini ifade etti. Bölgede gerçekleştirilecek dönüşüm uygulamalarında yapı kayıt belgesinin işlevini kaybedeceğini hatırlatan Uşun, sürece ilişkin nihai bilgilendirmenin Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü kanalıyla yapılabileceğini aktardı.

Başkan Alinur Aktaş, Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Ağustos ayında tatile gireceğini, ani gelişen olaylar karşısında ‘vatandaşın işini geciktirmemek ve şehri ilgilendiren konuların birikmemesi için’ tatil zarfında da bir meclis oturumunun yapılabileceğini vurguladı.

Madde bağımlılığı ile mücadele için ‘trafolar konuşacak’

UEDAŞ, ‘Trafolar Konuşuyor’ projesi kapsamında hizmet bölgesindeki trafolara madde kullanımı ile mücadele konusundaki bilinçlendirme mesajlarını grafitti ile uyguladı.

Bursa, Balıkesir, Çanakkale ve Yalova’da 3.1 milyon müşteriye kesintisiz ve kaliteli hizmet sunmak için çalışmalarını sürdüren Uludağ Elektrik Dağıtım A.Ş. (UEDAŞ) toplumun bilinçlenmesi için de çeşitli sosyal sorumluluk projeleri geliştiriyor. Hizmet bölgesinde sürdürdüğü “Trafolar Konuşuyor” Projesi ile toplumsal farkındalığı artırmayı hedefleyen şirket, bu kapsamda yeni bir çalışmaya daha imza attı.

Limak Holding Enerji Grubu bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Uludağ Elektrik Dağıtım A.Ş. (UEDAŞ), teknik başarısının yanında çeşitli sosyal sorumluluk projeleriyle de vatandaşın hayatına dokunuyor. “Trafolar Konuşuyor” projesi kapsamında trafik kazaları, kadın şiddet ve engelli hakları gibi konularda sosyal mesajları trafo duvarlarına işleterek toplumu bilinçlendirme çalışmalarına ağırlık veren UEDAŞ, bu kez de madde bağımlılığına dikkat çekti. Gençlerin madde kullanımı gibi zararlı alışkanlıklardan uzak durması amacıyla başlatılan madde kullanımı ile mücadele kampanyasına destek veren UEDAŞ, Bursa’nın Osmangazi İlçesi’nde bulunan bir trafo binasının duvarına, madde bağımlılığına dikkati çeken görsel ve “Madde bağımlılığı fişinizi çekebilir” mesaj çalışmasını resmetti. Proje kapsamında belirlenen iki ayrı trafoda daha bu uygulama yapılacak.

Trafolar Sosyal Mesaj Veriyor

Sürdürülen proje kapsamında, 30 trafoda boyama çalışması yapılırken, Bursa’da kadına şiddet, trafik kuralları, engelli haklarıyla ilgili 19 trafoda uygulamalar yapıldı. UEDAŞ’ın hizmet bölgesinde çalışmaları devam eden projenin çeşitli kurumların da desteğiyle ulusal çapta yaygınlaştırılması planlanıyor.

Kur’an bülbüllerinden etkinlik…

Gemlik İlçe Müftülüğüne bağlı Cumhuriyet İlkokulunda faaliyet gösteren Yaz Kur’an Kursunda eğitim gören Kur’an bülbülleri etkinlik gerçekleştirdi.

Etkinliğe İlçe Müftüsü Dr. Mehmet Reşat Şavlı, İlçe Vaizleri Muharrem Dutar, Keziban Emre, Kur’an Kursu Öğreticisi Melek Lafçı ve öğrenci velileri katıldı. Kur’an tilaveti, ilahiler, şiirlerle devam eden program Kur’an’a geçen öğrencilerin kestiği pasta ve ikram ile sona erdi.

Kabadayı devlet çıldırdı

Amerika tum dunya ulkelerine karsi kabadayi devlet gibi davraniyor.

Bu davranistan sinenler itaat etmeyi tercih ettiler.

Suudi Arabistan Amerika bankalarinda yatan 750 milyar dolarina el konulmasina ses çıkaramadı.

Üstelik Amerika’dan milyarlarca Dolarlık silah almak zorunda kaldılar.

Katar ile Suudi Arabistan’ı birbirine düşürdü.

İkisi ilede silah anlaşması yaparak körfezin huzurunu bozdu.

Kore’yi 63 yıl önce savaştırmıştı.

Şimdi barıştırarak demokrasi gösterisi yaptı.

AB ile de Almanya ile de dost mu düşman mı olduğu belli değil.

Rus Lideri Putin ile sempatik fotoğraflar verse de fırsat bulsa kuyusunu kazacağını biliyoruz.

Ortalik biraz sessiz kalinca İran dosyasını gundeme soktugunu goruyoruz.

Tüm dunyadaki ekonomik ve siyasal ddngeleri bozmak icin her turlu metodlari denedigine tanik oluyoruz.Silah ve bomba ile tahrip edemedigi zaman ekonomik aktorleri kullandigini biliyoruz.

Faiz oranlari ile oynadigibi ve Merkez Bankası kararlarini devreye soktugunu anliyoruz.

Ayaga kalkmaya calisan her ulkenin belini kirmaya calistigini hissediyoruz.

Kabahat kimde acaba diyoruz.

Bir kabadayi haline gdlen Amerika’dami yoksa Amerika’nın her dayatmasini hszmeddn diger ulkelerde mi ?

Aslinda gelismis sinifinda gorunsede bazi ulkelerin bencil oldugunu goruyoruz.

Bu ulkeler bir araya gelemeyeceklerini bildikleri icin Amerika’nın bu keyfi davranışına karşı durmaktan çekiniyorlar.

Bu konuda itaat etmeyen tek ulkenin Türkiye olduğunu görüyoruz.

Aslinda Türkiye’nin bu tavri efelenmek amaciyla degildir.

Türkiye’nin amacı FETÖ ve Kuzey suriye’deki oluşumlardan kendini korumaktır.

Terör destekçiliği yapan Amerika konusunda tüm dünya devletlerini uyarmaktır.

Türkiye sende İran’a ambargo koy telkininden hoşlanmaz.

FETÖ Pelsilvanya’da korunurken Rahibi serbest bırak tehdidine kulak asmaz.

Aslında her yere demokrasi götürüyorum diyen Amerika’nın her yere savaş ve kan götürdüğünü hepimiz biliyoruz.

Putin ile giderek yakinlasan ve Çin’den 3.5 milyar Dolarlık kredi alan Türkiye Amerika’yı çıldırtmıştır.

Aslanın kuyruğu ile oynama diyerek Amerika’yı uyaran İran tüm ülkelere örnek olmalıdır.

Günün Sözü

Beni az ama uzun sev.

“Marlowe”

   Gemlik Savcıları Tayin Oldu

Gemlik’te görev yapan 5 savcı ve 1 hakim başka illere tayin olurken, ilçemize 4 savcı ve 1 hakim geliyor.

HSK Adli ve İdari Yargı 2018 Yılı Ana Kararnameleri yayımlandı. HSK Kararnameleriyle adli yargıda 3 bin 19, idari yargıda 301 olmak üzere toplam 3 bin 320 hakim ve savcının görev yeri değiştirildi.

Kararnameye göre, Gemlik savcıları  Barış Zehir Nusaybin C.Başsavcılığına, Emre Orman  Gaziantep C.Savcılığına, Hakan Diriarın Diyarbakır C.Savcılığına, Talha Aydın Patnos C.Savcılığına, Fatih Göndüz İstanbul C.Savcılığına atanırken, Gemlik hakimi Feyza Tekin’de Çarşamba Hâkimliğine atandı.

Öte yandan Hilvan C.Savcısı  Burak Özer, Çemişgezek C.Savcısı Hamza Can, Eruh C.Savcısı  Mehmet Akif Katırcı, Kâhta Hâkimi Ömer Porgalı Gemlik C.Savcılığı, Kozluk Hâkimi Merve Porgalı  Gemlik Hâkimliğine atandı.

Celal Uzunkaya Emniyet Genel Müdürü Oldu

Resmi Gazete’nin mükerrer sayısında, “Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın kararı ile Emniyet Genel Müdürlüğüne Üst Kademe Kamu Yöneticileri ile Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Atama Usullerine Dair Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 2’nci ve 3’üncü maddeleri uyarınca Celal Uzunkayaatanmıştır” denildi.

Celal Uzunkaya, 1958 yılında Samsun’da doğdu. İlk ve orta öğrenimini Samsun’da tamamladı. Celal Uzunkaya 1975 yılında Polis Koleji’ni, 1978 yılında da Polis Akademisi’ni birinciliklerle bitirdi. 1978 yılında ilk görev yeri olan Trabzon’da Komiser Yardımcısı olarak Siyasi Şube Müdürlüğü’nde göreve başladı ve 1982 yılına kadar bu görevde çalıştı.

1982-1985 yılları arasında Hakkari ilinde Siyasi Şube ve İstihbarat Şube Müdür Vekilliği, 1985-1991 yılları arasında İzmir ilinde İstihbarat Şube Müdür Yardımcılığı ve Müdürlüğü, 1991-1995 yılları arasında Bursa’da Güvenlik Şube Müdürlüğü, 1995-1997 yılları arasında Artvin-Hopa İlçe Emniyet Müdürlüğü ve Artvin Asayiş Şube Müdürlüğü, 1997 yılında Bursa’da Asayiş Şube Müdürlüğü ve 2001 yılına kadar da aynı ilde Trafik Hizmetlerinden Sorumlu İl Emniyet Müdür Yardımcılığı yaptı.

30 Haziran 2001’de 1. Sınıf Emniyet Müdürlüğü’ne terfi edip , APK Uzmanlığı ve Polis Başmüfettişliği görevlerini ifa etti. 2003-2007 yılları arasında Balıkesir İl Emniyet Müdürlüğü, 2007-2010 yılları arasında Emniyet Genel Müdür Yardımcılığı görevinde bulundu. 12.02.2014 tarihli kararname ile de İzmir Emniyet Müdürü olarak atandı.

Meslek içi pek çok kurs, seminer ve toplantılar dışında 1986-1988 ve 1991 yıllarında değişik sürelerle ABD ve Federal Almanya’da istihbarat, terörle mücadele, kaçakçılık ve yabancı dil kurs ve eğitimlerine katıldı. İçişleri Bakanlığı’ndan, Emniyet Genel Müdürlüğü’nden ve çalıştığı il valilikleri ile sıkıyönetim komutanlıkları ve emniyet müdürlüklerinden pek çok taltif, takdir ve teşekkür belgeleri bulunuyor. 26 Kasım 2016 tarihindeki kararnaAntalyaAntalya’ya emniyet müdürü olarak atanan Celal Uzunkaya iyi derecede Almanca bilmektedir. Antalya Emniyet Müdürü Uzunkaya evli, 3 çocuk ve 6 torunu var.

Öte yandan Gemlik’te çok sayıda yakını bulunan Uzunkaya’nın kısa süre sonra ilçeye geleceği de öğrenildi.

Minikler Judo Şampiyonasında Altın Madalya

Türkiye Judo Federasyonunun faaliyet programında yer alan Minikler Türkiye Judo Şampiyonası 65 ilden 1035 sporcunun katılımı ile 13-15 Temmuz tarihlerinde İzmir’de yapıldı.

Şampiyonaya katılan Gemlik Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü sporcusu Emre Çoban, karşılaştığı tüm rakiplerini yenerek -60 kg’da Türkiye Şampiyonu olarak ailesini ve kulübünü gururlandırdı.

Türkiye şampiyonu olan Emre Çoban, Antrenörü Ahmet Kılınç ile beraber 28-29 Temmuz tarihlerinde Yunanistan’ın Selanik kentinde yapılacak olan Minikler Balkan Şampiyonasına katılmak üzere Türkiye Judo Milli Takım kafilesi ile beraber 26 Temmuz tarihinde Selanik’e hareket edecekler.

Gemlik Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü judo Antrenörü Ahmet Kılınç yaptığı açıklamada, “Minikler kategorisinde ilk kez düzenlenecek olan Balkan Şampiyonasında mücadele ederek kulübümüzü temsil etmek gurur verici. Balkan Judo Birliği ile yapılan görüşmeler neticesinde takvime dâhil edilen Minikler Balkan Şampiyonası geçtiğimiz yıl programların yoğun olması sebebiyle 2017 yılına yetişememiş, ilk şampiyona bu seneye ertelenmiştir. Şayet geçtiğimiz yılda yapılmış olsaydı 2017 yılında Türkiye Şampiyonu olan 3 sporcumuz daha Balkan Şampiyonalarına katılmış olacaklardı. Minikler Balkan Şampiyonasında Milli takım adına mücadele edecek olan kulübümüz sporcusu Emre Çoban’ın ilçemizi ve ülkemizi en iyi şekilde temsil edip madalya kazanacağına olan inancımız tamdır. Bizlere hiçbir zaman desteklerini esirgemeyen Belediye Balkanımız Sayın Refik Yılmaz’a, Kulüp Başkanımız Hulusi Gandar’a ve yönetim kuruluna, tüm sporcularım ve aileleri adına teşekkür ederim” dedi.

İyi,Kötü & Çirkin

Mesut Özil’e gösterilen tepkinin,göçmen olmasından ziyade Başkan Erdoğan’a olan yakınlığından kaynaklandığına,inanıyoruz.Aslında, bir çok Türk kökenli Alman vatandaşlarında bile Erdoğan karşıtlığının tavan yaptığını görüyoruz.Alman Milli Takımımının gruplardan bile çıkamaması bizi üç tip Alman ile tanıştırdı.
Almanya Milli Takımının hocası olan Löw’ün her zaman Mesut Özil’i desteklediğini gördük.
Aslında Löw iyi bir Almanya karakteri temsil etmiştir.
Almanya Federasyonu Başkanı başarısızlığın faturasını Mesut Özil’e yönlendirerek kötü bir Almanya karakteri temsil etmiştir.
Eski Milli Futbolcu Höenes ise Mesut Özil’e Hayalet diyerek çirkin karakter rolünü üstlenmiştir.
Höenes adım atmakta zorlanan Thomas Müller’i ve kımıldamakta zorlanan kaleci Manuel Neuer’i görmeyerek ayrımcılık yapmıştır.
Almanya asıllı futbolcu ile göçmen futbolcu ayrımcılığının kapısını açmıştır.
Aslında Rusya’da seyrettiğimiz Almanya Milli Takımının da nesil değiştirmenin gerekli olduğunu gördük.
Zaten 2 yıl sonra yapılacak Avrupa Şampiyonası için genç ve yep yeni bir Alman Milli Takımıyla karşılaşacağımızı umuyoruz.
Aslında Almanya Milli Takımının Rusya’da yaşadığı hezimeti takım olarak analiz etmek yerine Mesut Özil’in hedefe konulması, haksızlık olmuştur.
Aslında Mesut Özil olayı göçmen futbolculuktan ziyade, başkan Erdoğan’la resim çektirerek, Almanya Dış Politikasını delmiştir.
Konuyu göçmen düşmanlığına saptırmanın gereği yoktur.
Gerek Amerika’nın gerek Avrupa Birliğinin son bir kaç yıl içinde ekonomik ve siyasal politikalarını Erdoğan düşmanlığı üzerine kurduğunu hepimiz biliyoruz.
Aslında Erdoğan’a nefret politikalarında Amerika ve Almanya’dan geri kalmayan Kılıçtaroğlu’nun bu konudaki yorumlarını merak ediyoruz.

Günün Sözü

Sözcükler bir adamın zekasını gösterebilir; ama amacını gösteren eylemlerdir.
“Benjamin Franklin”