Zeytin Sineği ve Korunma Yolları
Bactrocera olea Tanımı ve Yaşayışı
Ergin 4-6 mm boyunda, parlak kahve ve bal renklidir. Zeytin sineği, çoğunlukla kışı toprağın 2-5 cm derinliğinde pupa halinde veya zeytinlik ve fundalıklarda ergin halinde geçirir.
Erginler, toprak sıcaklığının 10 C0 ’yi bulmasından itibaren, ender olarak nisan başlarında, genel olarak hazirandan itibaren topraktan çıkmaya başlarlar. Yumurta koyma
olgunluğuna gelmek için, bir süre civardaki tatlı maddelerle beslenirler. Meyvelerin yumurta konulmaya elverişli hale gelmeye başladığı haziran sonlarında çiftleşen dişiler, öncelikle iri,
parlak ve yağlanmaya başlamış zeytin meyvelerine yumurtalarını bırakır. Bir dişi bir zeytin meyvesine ancak tek bir yumurta bırakabilir. Yoğunluğun yüksek olduğu yerlerde
bir zeytin meyvesine farklı dişilerce 7-9 adet yumurta bırakılabilir. Yumurta konan yer, bir gün sonra koyu kahverengine dönüşür, buna’’vuruk’’ denir. Bir dişi hayatı boyunca 200-
250 yumurta koyabilir. Yazın yumurta açılma süresi 18 oC’de 2 gündür. Bu süre sonbaharda 6- 10 güne kadar uzar. Yumurtadan çıkan larva meyve etinde galeriler açarak beslenir. Larva gelişme süresi 15-16 gündür.
Zarar Şekli
Zeytin sineği larva döneminde ve meyve etinde zararlı olur. Larva gelişme süresinde çekirdek etrafında galeriler açarak beslenir.
Böylece meyvelerin çürüyerek dökülmesine, yağ miktarının azalmasına, kısmen de yağda asitliğin yükselmesine neden olur. Özellikle sofralık zeytinlerde zararı daha büyük önem
taşımaktadır. Zarar oranı normal yıllarda %15-30, salgın yıllarda ise %100’e kadar ulaşabilmektedir.
Mücadelesi Kültürel Önlemler Pupaların yok edilmesi için kış aylarında toprak sürülmelidir.
Zarar periyodu boyunca 3-4 günde bir, kurtlu zeytinler toplanarak zeytinlikten uzaklaştırılır.
Zeytin sineğinin sonbahardaki yoğun zararını önlemek için erken hasat yapılmalıdır.
Biyolojik Mücadele Ege ve Akdeniz bölgelerinde yapılmış çalışmalarda, Zeytin sineğinin pek çok doğal düşmanı saptanmıştır. Ancak bunlar, doğada zararlıyı tek başına kontrol altına alacak
yoğunluk ve etkinlikte değildir. Bu yüzden özellikle yağlık çeşitlerde yapılacak
ilaçlamalarda doğal dengeye daha az zararlı olan bitki koruma ürünleri seçilmelidir.
Suat Dalaklı
Ziraat Mühendisi